Yazar: Mehmet Emin AKYOL*
I-
GİRİŞ
Kurum kazançlarının vergilendirilmesi,
bu kazançların dağıtımı halinde elde eden gerçek kişi ortaklar yönünden menkul
sermaye iradı sayılması nedeniyle özellik arz etmektedir. Kurumlardan elde edilen kâr paylarının menkul
sermaye iradı olarak gelir vergisine tabi olması, ortakların ödeyecekleri gelir
vergisine mahsuben ilave bir vergilemenin yapılmasını gerektirir. Bu amaçla iki
yöntemin kullanılması söz konusudur.
Birinci yöntem, tek aşamalı vergileme olarak adlandırılmakta
olup, kurumlar vergisi oranı, ortakların kâr payı üzerinden ödeyecekleri gelir
vergisini de kapsayacak şekilde belirlenir. Ortaklar nezdinde kâr payları nedeniyle
ayrıca vergileme yapılmaz. Bu yöntem Türk Vergi Sisteminde 1986-1993 döneminde
uygulanmış, kurumlar vergisi % 46 oranında alınarak kurum ortakları nezdinde
ayrıca ilave vergileme yapılmamıştır.
Kurum kazançlarının
vergilendirilmesinde ikinci yöntem iki aşamalı vergilendirme olarak
tanımlanabilir. Bu yöntemde önce daha düşük oranlı kurumlar vergisi alınmakta,
daha sonra kâr dağıtımına bağlı olmadan veya kâr dağıtımı aşamasında tevkifat
yoluyla ilave bir vergileme yapılmaktadır. Kâr paylarının menkul sermeye iradı
olarak yıllık beyan konusu yapılması halinde, gelir vergisine mahsuben yapılan
vergi kesintisi beyanname üzerinden hesaplanan vergiden indirilmektedir. Kâr
paylarının menkul sermaye iradı olarak beyan edilmesinin gerekmediği hallerde
de tevkifat nihai vergileme olmaktadır.
Kurum kazançlarının
vergilendirilmesinde 3946 sayılı Kanunla 01.01.1994 tarihinden itibaren iki
aşamalı vergilendirmeye geçilmiştir. 3946 sayılı Kanunla kurumlar vergisi oranı
%’46’dan % 25’e indirilmiş, buna karşılık vergi sonrası kurum kazancının dağıtılıp
dağıtılmadığına bakılmaksızın gelir vergisi tevkifatı yapılması öngörülmüştür.
Ayrıca gerçek kişi ortaklarca kurumlardan elde edilen kâr payları için gelir
vergisi beyannamesi verilmesi yahut başka nedenlerle verilen gelir vergisi beyannamelerine
kâr paylarının dahil edilmesi ve kâr payları beyanının vergi alacağı dikkate
alınarak yapılması esasına geçilmiştir.
Kurum kazançlarının vergilendirme esasları daha sonra 4369 sayılı Kanunla yeniden düzenlenmiş ve bu değişiklik 01.01.1999 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmıştır. Bu düzenleme de iki aşamalı vergilendirmeyi öngörmüştür. Kurum kazançlarından fon payı dahil % 33 oranında kurumlar vergisi alındıktan sonra tevkifata tabi istisna kazançlardan dağıtıma bağlı olmaksızın, istisna olmayan kurum kazancından ise dağıtım aşamasında gelir vergisi tevkifatı yapılması esası getirilmiştir. Ayrıca kârın sermayeye ilavesinin kâr dağıtımı sayılmayacağı hükme bağlanmıştır. 4369 sayılı Kanunla getirilen sistemde dağıtılan kâr paylarının 1/5’i vergi alacağı sayılıyor, kâr paylarının vergi alacağı dahil tutarları gelir vergisi tarifesinin birinci ve ikinci gelir dilimleri toplamının yarısını aştığında beyan konusu yapılıyor ve vergi alacağı beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup ediliyordu.
Kurum kazançlarında gelir vergisi
tevkifatı ve kâr paylarının vergilendirilmesi son olarak 4842 sayılı Kanunla
yeniden düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile kurum kazançlarında gelir vergisi
tevkifatı kurumlar vergisinden istisna kazançlar dahil kâr dağıtımı aşamasına çekilmiş,
kârın sermayeye ilavesinin kâr dağıtımı sayılmayacağı uygulaması da devam
ettirilmiştir.
4842 sayılı Kanunla getirilen esaslara
göre; kurumların 2003 ve sonraki yıllara ait kazançlarının dağıtımından elde
edilen kâr paylarının yarısı, yıllık beyan için öngörülen haddin aşılması
halinde beyan edilmekte buna karşılık kâr paylarından kesilen verginin tamamı
beyanname üzerinde hesaplanan vergiden mahsup edilmektedir. Kâr paylarının
yıllık beyan konusu yapılmasının gerekmediği hallerde tevkifat nihai vergileme
olmaktadır. 2002 ve daha önceki yıllara ait kurum kazançlarının dağıtımı
halinde ise vergileme Gelir Vergisi Kanunun (GVK) geçici 62. maddesinde yer
alan esaslara göre yapılmaktadır.
Diğer taraftan 4842 sayılı Kanunla getirilen
esaslar 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nda da korunmuştur.
II-
KURUMLAR VERGİSİ ORANI