E-Yaklaşım / Ekim 2024 / Sayı: 382
I- GİRİŞ
Vergi gibi tüm sosyal katmanları ilgilendiren, Hazinenin en önemli gelir kaynağı, farklı perspektiflerden sonuçları bulunan bir alanda her düzenlemenin titizlikle ve mümkün olduğu ölçüde paydaşlarla birlikte ele alınıp sonuçlandırılması gerekir.
Vergi kanunlarının ve düzenlemelerinin mutfak çalışması ne kadar verimli ve etkin işlerse uygulama aşamasında da olası sorunların azaltılması ve giderilmesi bir o kadar kolaylaşır. Tam tersi durumda düzenlemelerin sıklıkla değiştirilmesi gerekir ki bu durum gerek hazine, gerek mükellefler ve gerekse vergi danışmaları ve hukukçuları açısından ciddi bir külfete yol açabilir.
Bu ilkeler çerçevesinde son dönemde yaşanan ve tecrübe edilen belli başlı vergi konularına dair kısa kısa açıklama ve analizlere yer verilecektir.
II- KISA KISA VERGİ GÜNDEMİ VE DEĞERLENDİRME
A- VERGİDE DÜZENLEYİCİ ETKİ ANALİZİ VE ENFLASYON DÜZELTMESİ TECRÜBESİ
Düzenleyici etki analizi; önerilen düzenleyici politikaların veya yasal düzenlemelerin olumlu ve olumsuz etkilerinin sistematik olarak düşünülmesini temin etmeyi sağlayan, sorunun olası çözümleri arasında dengeli, ekonomik sonuçlarını dikkate alan ve hesap sorumluluğunu belirleyen çalışmaların bütünü olarak nitelendirilebilir.
Analizde, düzenlemenin fayda ve maliyetlerin çıkarılması, bütçesel yükünün hesaplanması, sosyal, ekonomik ve ticarî hayata, çevreye ve ilgili kesimlere etkilerin belirlenmesi, formaliteleri artırma kapasitesi, uygulanabilirlik derecesi gibi temel noktalar yer almaktadır.
Ekonomik birimlerin her türlü düzenleyici veya yasal tasarruflarının yeterince irdelenip analiz edilmesi, bu süreçte kayıtdışı ekonomi ile mücadeleye olumsuz etkileri bulunanların ayıklanması, fayda-maliyet analizlerinin sosyo-ekonomik etkileri ile değerlendirilip süzgeçten geçirilmesi gerekmektedir.
Analiz süreci ne kadar doğru ve verimli sonuçlandırılabilirse, o kadar bürokratik formaliteden arındırılmış, basit ve kayıtdışı ekonomi mücadele stratejisi ile uyumlu düzenlemelerin hayata geçirilmesi mümkün olabilecektir.
Son dönemlerin en popüler konusu enflasyon düzeltmesinin küçük işletmelere ilave yükler getirdiği, büyük ve öz kaynağı güçlü işletmeler için ise bir avantaja dönüşebileceği konusunda ciddi eleştiriler dile getirilmiştir.
Öyle ki eleştiriler sonucunda satışları 50 Milyon TL’nin altında olan işletmeler enflasyon düzeltmesinden muaf tutulması kararlaştırılmıştır.
Bununla beraber daha önce düzeltilmiş mali tablolara göre beyanname vermiş ve çıkan vergileri ödemiş olanların ikinci bir işlem olarak düzeltme beyannamesi vermeleri gerekmektedir. Bu işlem uzatılan 2. dönem geçici vergi beyannamesi verme ve ödeme tarihi 13 Eylül 2024’e kadar yapılırsa cezai işlem uygulanmayacaktır.
Mesele, geçici vergi beyan döneminde gerek kayıtlarını ve mali tablolarını gerekse beyannamelerini mevcut sisteme göre enflasyona göre uyarlayan ve mali yükümlülüklerini yerine getiren şirketlerin ve meslek mensuplarının bu defa yapılan işlemleri eski pozisyona geri getirmeleri için yapmaları gereken bürokratik işlemler, yeni bir yoğun ve yorucu işlem silsilesini de tetikleyecektir.
Sonuç her zaman dile getirdiğimiz, sağlam bir düzenleyici etki analizi, mükellefleri, Hazineyi ve politika yapıcıları görünür görünmez yanlışlıklardan, yanlış anlaşılmalardan korur ve sağlıklı bir hukuki platforma zemin hazırlar.