4857 Sayılı İş Kanunu Çerçevesinde Ücret Hesap Pusulası Yükümlülüğü

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Yazar: Erol GÜNER*

E-Yaklaşım / Ocak 2024 / Sayı: 373

I- GİRİŞ

Ücretin ödendiğinin ispatı işverene aittir. Bu konuda işçinin imzasını taşıyan bir ödeme belgesi yeterli ise de, para borcu olan ücretin ödendiğinin tanıkla ispatı mümkün değildir.

Ücret işçi açısından bir gelir unsuru, işveren açısından ise önemli bir maliyet unsudur. Bu sebeple ücretin miktarı ile ücretten yapılan kesintilerin doğru ve eksiksiz olarak belirlenerek açık bir şekilde gösterilmesi taraflar (işçi-işveren) açısından önemlidir. Ücretin ve ücretten yapılan kesintilerin gösterilmesi ise 4857 sayılı İş Kanunu’nun 37. maddesinde açıklanan ücret hesap pusulası ile mümkündür.

Ücret bordrosu ve ücret hesap pusulası çalışma yaşamında hemen herkesin bildiği tanıdığı bir belgedir. Ücret bordrosu ve ücret hesap pusulası ispat edici bir vesikadır. Vergi ve Sosyal Güvenlik mevzuatlarında ücret bordrosuna, İş Kanunu’nda ise ücret hesap pusulasına yer verilmiştir.

Ücret Hesap Pusulası, iş sözleşmesinin taraflarının ispat yükümüne yardımcı nitelikte olduğu gibi, çalışma yaşamındaki kayıt dışılığı önlenmesi amacına da hizmet etmektedir. Bu yönde belgenin verilmiş olması ispat açısından işveren lehine olmakla birlikte, belgenin düzenlenerek işçiye verilmemiş oluşu, işçinin ücret, sigorta pirimi gibi konularda işverene olan güvenini zedeleyebilecek bir durumdur. Ücret hesap pusulasının düzenlenerek işçiye verilmiş olması, iş yargısını ağırlıklı olarak meşgul eden, işe giriş tarihi, ücret, ücretin ekleri ve çalışma koşullarının belirlenmesi bakımından da önemli kolaylıklar sağlayacaktır. Bu bakımdan ücretin ispatı noktasında taraflar delillerinin değerlendirilmesi sırasında, işverence düzenlenmesi gereken bu tür belgelerin düzenlenmiş olup olmamasının da gözetilmesi gerekir.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 8. maddesinde, işçi ile işveren arasında yazılı iş sözleşmesi yapılmayan hallerde en geç iki ay içinde işçiye çalışma koşullarını temel ücret ve varsa eklerini, ücret ödeme zamanını belirten bir belgenin verilmesi zorunlu tutulmuştur. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 37. maddesinde, işçi ücretlerinin işyerinde ödenmesi ya da banka hesabına yatırılması hallerinde ücret hesap pusulası türünde bir belgenin işçiye verilmesinin zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır. Usulünce düzenlenmiş olan bu tür belgeler, işçinin ücreti noktasında yazılı delil niteliğindedir. Kişi kendi muvazaasına dayanamayacağından, belgenin muvazaalı biçimde işçinin isteği üzerine verildiği iddiası işverence ileri sürülemez. Ancak böyle bir husus ileri sürülsün ya da sürülmesin, muvazaa olgusunun mahkemece re’sen araştırılması gerekmekle, mahkemenin belgeye değer vermeden önce muvazaa şüphesini ortadan kaldırması ve kendiliğinden gerekli araştırmaya gitmesi gerekir.

II- YASAL DÜZENLEME

4857 sayılı İş Kanunu’nda ücret bordrosunun şekil şartıyla ilgili bir hüküm bulunmamaktadır. Yasada ücret bordrosuna ilişkin bir hüküm bulunmamakla birlikte ücret hesap pusulasına değinilmiştir.

Ücret hesap pusulası 4857 sayılı İş Kanunu’nun 37. maddesinde düzenlenmiştir.

4857 sayılı İş Kanunun 37.maddesine göre“İşveren işyerinde veya bankaya yaptığı ödemelerde işçiye ücret hesabını gösterir imzalı veya işyerinin özel işaretini taşıyan bir pusula vermek zorundadır. Bu pusulada ödemenin günü ve ilişkin olduğu dönem ile fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretleri gibi asıl ücrete yapılan her çeşit eklemeler tutarının ve vergi, sigorta primi, avans mahsubu, nafaka ve icra gibi her çeşit kesintilerin ayrı ayrı gösterilmesi gerekir. Bu işlemler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.”

Madde hükmü incelendiğinde; Ücret hesap pusulalarında

. İşveren tarafından imzalı veya işyerinin özel işaretini taşıması,

. Ödeme günü ve ait olduğu döneme ilişkin fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretleri gibi asıl ücrete yapılan her çeşit eklemeler tutarının,

. Vergi, sigorta primi, avans mahsubu, nafaka ve icra gibi her çeşit kesintilerin ayrı ayrı gösterilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır.

Ücret hesap pusulası imza ve kapsayacakları kayıtlar dışında herhangi bir şekle bağlı tutulmamıştır. El ile daktilo veya bilgisayar ortamında yazılmış olmaları yeterlidir. Fakat el ile yazılma halinde işçinin kontrolünü güçleştirmeyecek düzgünlükte bulunmaları gerekir. Kullanılan kâğıdın çeşidi ve biçimi, bu konuda, önem taşımaz. Uygulamada ücret dökümünün yer aldığı şerit belgelerin de işçilere verildiği görülmektedir. Bu tür şerit belgelerin de, yasal düzenlemeye uygun bulunması durumunda ücret hesap pusulası yerine geçebileceği kabul edilmektedir.

Ücretin ödenmesi ve ispatı noktasında tarafların delillerinin değerlendirilmesi sırasında, işverence düzenlenmesi ve işçiye verilmesi gereken ücret hesap pusulasının düzenlenmiş olup olmamasının da gözetilmesi gerekir.

İşverenler ücret hesap pusulası düzenleyerek, işçilere düzenli olarak vermek zorundadır. Ücret hesap pusulasının verildiğinin ispatı işverene ait olduğundan ispat açısından yapılması gereken ücret hesap pusulasının çift suret düzenlenmesi, işverende kalacak nüshaya bir suretini elden aldım şeklinde ibare konmasıve işçinin imzasını taşımasıdır. Ücret hesap pusulasının düzenlenmemesi ve işçiye verilmemesi halinde işverenler hakkında, İş Kanunu’nun 102/b maddesi gereği idari para cezası uygulanacaktır. Uygulanacak idari para cezası tek ceza olup, işçi sayısına bağlı olarak çoğaltılamaz.

Yasa’nın, işverenin işçiye vermesini zorunlu kıldığı ücret hesap pusulası (bordro) yukarıda anlatıldığı üzere gerçek ücret alacağı, fazla çalışma ücreti gibi hakların ispatı açısından oldukça önemlidir. Zira iş davasının konusu olan kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, genel ve hafta tatili ücreti, bayram ve pazar yevmiyesi; hep belirlenecek olan gerçek ücret üzerinden hesaplanacaktır. Dolayısıyla gerçek bilgileri barındırmayan ücret hesap pusulası (bordro), işçi açısından pek çok hak kayıplarına neden olacaktır. Bu nedenle işçilerin bu belgeleri imzalarken, belge içeriğini titizlikle incelemeli; imzalamaktan kaçınmalıdır. İmzalamak zorunda kalırlarsa da mutlaka çekince kaydı koyarak imzalamalıdır. İşv…

Görüntülenme Sayısı