Nakit Yabancı Sermayeye Büyük Vergi Teşviki

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Yazar: Yiğit YILDIZ*

Yaklaşım / Ocak 2022 / Sayı: 349

I- GİRİŞ

Özellikle gelişmekte olan ülkeler açısından yabancı sermaye, ekonomik büyümenin bakımından katalizör görevi görür. Zira bu tip ülkelerde sermaye az bulunan kıt bir üretim faktörüdür. Kalkınmanın finansmanını sağlayacak sermayenin dışarıdan ülkeye transferi büyük önem arz eder.

Gelişmekte olan ülkeler sınıfında yer alan ülkemiz de bünyesine daha fazla yabancı sermayeyi çekerek istikrarlı bir büyüme seviyesine ulaşmayı ve böylece gelişmiş ülkeler sınıfına yükselmeyi hedeflemektedir. Ancak Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD)’nın yayınladığı rapora göre ülkemizdeki doğrudan yabancı yatırım tutarı 2015’te yaklaşık19 Milyar USD iken, 2020’de 8 Milyar USD’ seviyelerine inmiştir(1).

Mali idare, bünyesine daha fazla yabancı sermaye çekmek adına bu minvalde önemli bir düzenlemeyi hayata geçirmiştir. Daha çok doğrudan yabancı yatırım tutarının ülkeye girmesi adına 7338 sayılı kanun ile önemli bir vergi teşviki sağlanmaktadır.

II- NAKİT SERMAYE İNDİRİMİ

Nakit sermaye artırımının indirime konu edilebilmesi, vergi sistemimize 6637 sayılı Kanun’un 8. maddesiyle ve bu doğrultuda 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun (KVK) 10. maddesinde değişiklik yapılması suretiyle girmiştir. Bahse konu indirimden finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri dışında kalan sermaye şirketleri yararlanabilecektir. Söz konusu düzenleme ile sermaye şirketlerinin nakdi sermaye artırımında bulunması veya yeni kurulan şirkette sermayenin nakden karşılanması durumunda hesaplanacak tutar, kurum kazancından indirim konusu yapılabilmektedir. Sağladığı vergi avantajı ile önemli bir indirim müessesi olan nakdi sermaye indirimi ile amaç şirketlerin sermaye yapılarının güçlendirilmesidir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uyarınca indirim oranı, sermaye artışının nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden TCMB tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan “bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı” dikkate alınarak ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50’si olarak belirlenmiştir.

Yapılan bu düzenleme ile sermaye şirketlerinde nakit olarak artırılan sermaye üzerinden hesaplanan faizin kurumlar vergisi matrahından indirilerek sermaye artışının teşvik edilmesi amaçlanmıştır. Ayrıca düzenlemede yer alan % 50 olan genel oranını, farklı şirket ve uygulamalar itibarıyla ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye veya % 100’e kadar artırmaya; halka açık sermaye şirketleri için halka açıklılık oranına göre %150’ye kadar farklılaştırma hususunda Bakanlar Kurulu’na yetki verilmiştir. Bakanlar Kurulu da verilen bu yetki sonucu 30.06.2015 tarih ve 29402 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2015/7910 sayılı Kararname ile bazı şirket ve faaliyetler açısından farklılaştırmaya gidilmiştir. Bu farklılaştırma ile dört farklı indirim oranı uygulanmaktadır.

Söz konusu Kararname ile yapılan farklılaştırma sonucu ilgili hükmün uygulanmasında;

1- Genel İndirim Oranı: 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi gereği % 50

Görüntülenme Sayısı