Yaklaşım Logo

İşverenden İzin Alınmayan ve Haklı Mazerete Dayanmayan Devamsızlık ve Sonuçları

MevzuautTR Reklam

Yazar: Erol GÜNER*

Yaklaşım / Nisan 2022 / Sayı: 352

I- GİRİŞ

Bir iş sözleşmesinin sona ermesi esas olarak, eğer belirli süreli iş sözleşmesi ise sürenin dolması halinde, belirsiz süreli iş sözleşmesi ise bildirim yapılması halinde gerçekleşmektedir. İş ilişkisi devam ederken bazı davranışların yapılması ve/veya bazı durumların ortaya çıkması halinde iş sözleşmesinin herhangi bir bildirim yapılmasını veya sürenin dolmasını beklemeden derhal feshi yapılabilmektedir. Bu gibi durumlar haklı fesih nedenleri olarak karşımıza çıkmaktadır. 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinde ise işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı düzenlenmiştir. Kanuna göre; süresi belirli olsun veya olmasın işveren, Kanun’un 25. maddesinde sayılan hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir.

Haklı nedenle fesih için; sürekli bir iş ilişkisinin bulunması ile fesih için haklı bir nedenin varlığı gerekmektedir. Haklı nedenle feshin ilk koşulu, iş sözleşmesinin sürekli olmasıdır. Sürekli işlerde 4857 sayılı İş Kanunu md. 10/1 uyarınca, nitelikleri yönünden otuz işgününden çok süren işlerdir. Süreksiz bir iş için yapılmış iş sözleşmesi söz konusuysa o zaman sözleşme ancak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu md. 435 uyarınca feshedilebilecektir. Haklı neden teriminin anlamı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu md. 435/2’de tanımlanmıştır. Buna göre; “Sözleşmeyi fesheden taraftan, dürüstlük kurallarına göre hizmet ilişkisini sürdürmesi beklenemeyen bütün durum ve koşullar, haklı sebep sayılır.”[5] Haklı neden kavramını tanımlayan bir hüküm İş Kanunu’nda yoktur. Bununla birlikte 4857 sayılı İş Kanunu md. 24 ve 25’de işçi ile işveren yönünden haklı neden sayılan davranışlar tek tek gösterilmiştir

İş Kanunu’nun 25. maddesinde işverene haklı fesih imkânı veren haller iki başlık halinde düzenlenmiştir. Bunlardan biri “Sağlık Sebepleri” bir diğeri ise “Ahlak ve İyi Niyet Kurallarına Uymayan Haller ve Benzerleri”dir. İşçinin devamsızlık yapması sebebiyle işverene tanınan derhal fesih imkânı da Ahlak ve İyi Niyet Kurallarına Uymayan Haller ve Benzerleri başlığı altında sayılan hallerden biridir. Bu yazıda, İş Kanunu’nun 25/II-g bendinde düzenlenen işçinin devamsızlığı sebebiyle iş sözleşmesinin derhal feshi ile ilgili devamsızlık hallerinin neler olduğu, işverenin derhal fesih hakkını nasıl kullanacağı ve feshin sonuçlarının neler olduğu, ilgili mevzuat ve Yargıtay içtihatları uyarınca açıklanmıştır.

Çalışma yaşamında işçilerin devamsızlık yapmasına veya işverene haber vermeksizin işyerini terk etmelerine sıklıkla karşılaşmaktayız. Hal böyle olmasına rağmen, işçiler işyerinden ayrıldıktan sonra işverenlikçe yasal yönden haklı bir neden olmaksızın hizmet akitlerinin feshedildiğini iddia ederek yasal ihbar ve kıdem tazminatlarının ödenmesini talep etmektedirler. İşverenler veya yetkilileri “söz konusu işçi devamsızlık yaptı, haber vermeden işyerini terk edip gitti, başka bir işyerinde çalışmaya başladı. Böyle bir işçinin yasal ihbar ve kıdem tazminatı olur mu” şeklindeki beyanları ve serzenişleri ile karşılaşmaktayız. Bu beyanları karşısında işverenlerin veya yetkililerinin işçinin devamsızlığında gereken tutulması gerekli kayıtlar gerekse de tutulan kayıt ve belgeler kapsamında ciddi hatalar yaptıkları veyahut konu ile ilgili herhangi bir kayıt ve belge düzenlemedikleri görülmektedir. Böyle bir durumda da işverenlerin haklı oldukları bir durum karşısında ispat yükümlülüklerini yerine getirememelerinden dolayı işçinin yasal ihbar ve kıdem tazminatlarını ödemek, işe iade davası sonucunda işçiyi tekrar işe başlatma veya cezai tazminatları ile boşta kalınan belli bir süreye ilişkin ücreti vermek durumunda kalmaktadır. Ayrıca yönetim hakları zedelenmekte ve iş ve işyeri disiplini bozulmaktadır. Haklı iken haksız duruma düşmekte ve kendilerine beklenmeyen bir maliyet çıkmaktadır.

II- HUKUKİ DÜZENLEME VE YAPILMASI GEREKENLER

A- HUKUKİ DÜZENLEME

Diğer Yazılar
Görüntülenme Sayısı