Engelli Aracına Ait Giderlerin Ticari Kazancın Tespitinde İndirim Konusu Yapılması

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Yazar: Yasin KULAKSIZ*

E-Yaklaşım / Şubat 2024 / Sayı: 374

I- GİRİŞ

Engelli vatandaşların sosyal yaşamla aralarındaki engelleri kaldırmak ve böylece hayata rahatça katılmalarını sağlamak sosyal devlet anlayışının bir parçasını oluşturmaktadır. Ülkemizde engelli haklarından yararlanmak için; bireyin en az % 40 oranında engelli olduğunu, Sağlık Bakanlığı tarafından engelli sağlık kurul raporu vermeye yetkilendirilmiş bir hastaneden aldığı raporla belgelemiş olması gerekir. Engelli raporu ile araç alımı konusunda vatandaşlara sağlanan kolaylıklarda, bu kişilerin engelsizce sosyal hayata karışabilmelerini amaçlamaktadır.

Ticari faaliyetle iştigal eden engellilerin ÖTV istisnası kapsamında araç satın alması halinde satın alınan aracın ticari işletmeye dâhil edilmesinin ve bu doğrultuda söz konusu araca ait giderlerin ticari kazancın tespitinde indirim konusu yapılmasının mümkün olup olmadığı yazımız içerisinde ele alınacak konulardır.

II- ENGELLİ BİREYİN ARAÇ ALIMI

Engelli birey, doğuştan veya sonradan meydana gelen hastalıklar veya kaza sonucu oluşan sakatlıklar (vücudun görsel/ruhsal farklılıkları/zihinsel/işlevsel) öne sürülerek, toplumsal/ yönetsel tutum ve tercihler sonucu yaşamın birçok alanında kısıtlanan, engellerle karşılaşan kişi demektir. Engeller doğuştan gelebilir veya sonradan geçirilen hastalıklar veya kazalar sonucu ortaya çıkabilir. Anayasamızın 61. maddesinde engellilerin hayat standartlarının iyileştirilmesi ve geliştirilmesi Anayasal güvence altına alınarak; Devletin, engellilerin korunmaları ve toplum hayatına intibaklarını sağlayıcı tedbirler alacağı ve bu amaçlarla gerekli teşkilat ve tesisler kuracağı veya kurulmasını sağlayacağı belirtilmiştir.

Vergisel muafiyetler kapsamında araç alımı imkanı engelli bireylere tanınmış bir haktır. Bu kapsamda, Engellilik oranı % 90 veya üzerinde olan yetişkin engelliler ile Çocuklar İçin Özel Gereksinim Raporu’nda (ÇÖZGER) “Özel Koşul Gereksinimi Vardır (ÖKGV)” ibaresi bulunan 18 yaş altı engelliler ÖTV istisnasından yararlanabilirler. Bununla birlikte engellilik oranı % 90’ın altında olan engellilerden engelli sağlık kurulu raporunda “Sadece hareket ettirici aksamda özel tertibatlı taşıt kullanması gerekir.” değerlendirmesi bulunanlardan, ilk iktisabı yapılacak taşıtın hareket ettirici aksamında (debriyaj pedalı, fren pedalı, gaz pedalı ve/veya vites kolunda) tadilat yaptırılmasını gerektirecek nitelikte olan engelliler ÖTV istisnasından yararlanabilirler.

Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 53. maddesi, 3. fıkrası uyarınca; özel tertibatı olmayıp, engellilik derecesi % 90 ve üzeri olan malul ve engelliler tarafından ÖTV muaf olarak bizzat ithal edilen araçların; araç sahibi engelli kişinin eşi, kanuni mümessili ile üçüncü dereceye kadar kan ve sıhri hısımlarından bir sürücü veya noterce düzenlenmiş iş akdine bağlı olarak istihdam edilen bir sürücü tarafından kullanılması zorunludur. Engellilik derecesi % 90 ve üzeri olan kişiler adına ÖTV’den muaf olarak yurt içinden alınan ve özel tertibatı bulunmayan araçların araç sahibi dışında birisi tarafından kullanılması konusunda mevzuatta herhangi bir kısıtlayıcı hüküm bulunmamaktadır.

III- ENGELLİ ARACINA AİT GİDERLERİN TİCARİ KAZANCIN TESPİTİNDE İNDİRİM KONUSU YAPILMASI

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 37. maddesinde, her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu hükme bağlanmış olup, Kanun’un “İşletme Hesabı Esasında Ticari Kazancın Tespiti” başlıklı 39. maddesinde işletme hesabı esasına göre ticari kazancın bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler arasındaki müspet fark olduğu, elde edilen hasılatın, tahsil olunan paralarla tahakkuk eden alacakları, giderlerin ise, tediye olunan ve borçlanılan meblağları ifade ettiği, ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ait hükümleri ile bu Kanun’un 40 ve 41. maddeleri hükümlerine uyulacağı hüküm altına alınmıştır. Anılan Kanun’un 40. maddesinde de safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmıştır.

Diğer yandan, mezkur Kanun’un 40. maddesinde; 07.12.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7194 sayılı Kanun’un 13. maddesiyle değişiklik yapılmış olup, maddenin birinci fıkrasının;

. (5) numaralı bendinde, kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dâhil olan ve işte kullanılan taşıtların giderlerinin, faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, 01.01.2020 tarihinden itibaren bu giderlerin en fazla % 70’inin,

. (7) numaralı bendinde, Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanların, faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 2022 yılı için 230.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı 2022 yılı için 430.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmının gider yazılabileceği ve bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutarın ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği,

hükümlerine yer verilmiştir.

Konuyla ilgili olarak 27.05.2020 tarih ve 31137 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 311 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nin “Binek otomobillere ilişkin tamir, bakım, yakıt ve benzeri cari giderler” başlıklı 14. maddesinde;

1) Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla % 70’i, gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir.

(2)İşletmeye veya envantere dâhil olup ticari veya mesleki faaliyette kullanılan binek otomobillerin giderleri sınırlandırılmakta olup, bu sınırlama esas itibarıyla faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere binek otomobillerin giderlerini kapsamaktadır.

(3) Birinci fıkra kapsamındaki giderler genel olarak taşıtların tamir, bakım, yakıt, sigorta ve benzeri cari giderleridir.

(4)Yapılan giderlerin işletmeye veya envantere kayıtlı ya da kiralama yoluyla edinilen binek otomobillere ilişkin olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.”

Görüntülenme Sayısı