Yazar: Çetin SONKAYA*
I- GİRİŞ
Son dönemin önemli
krizlerinden biri olan Koronavirüs (Covid-19) salgını küresel ölçekte “yaşamın ve paylaşımın” olduğu pek çok
alanda benzeri görülmemiş etkilere neden olmuştur. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)
Covid-19 salgınını küresel salgın olarak nitelendirmiş ve dünyanın dört bir
yanındaki hükümetler, konunun ciddiyetine uygun önlem paketlerini uygulamaya
almıştır.
Covid-19 salgınının toplum sağlığı ve kamu düzeni açısından oluşturduğu
risklerin asgari seviyeye düşürülmesi için salgınla mücadele sürecinin temel
prensipleri olan temizlik, maske ve mesafe kurallarının yanı sıra salgınla
mücadelede en güçlü unsur gönüllülük esasına göre yürütülen aşılama
faaliyeti olmuştur.
Koruyucu sağlık hizmetleri arasında bağışıklamanın hastalıkların mortalite
ve morbidite oranlarını azalttığı yüzyıllardır bilinmekle birlikte, Covid-19
hastalığı aşısı nedeniyle yazılı ve sosyal medyada aşının güvenilirliği ve
gerekliliği konusunda hızla artan tartışmalar aşı tereddüdüne neden olmaktadır.
Yüz yüze iletişim de dâhil farklı iletişim yöntem, araç ve teknolojisini
kullanan aşı karşıtlığı gönüllü savunucuları her ortamda aşı reddine zemin
hazırlamaktadır. Bu bağlamda, Covid-19 aşısı yaptırmak konusunda çalışma
arkadaşlarını olumsuz etkileyen işçinin iş sözleşmesinin feshinin hukuka
uygunluğu senaryolar üzerinden somutlaştırılmaya çalışılacaktır.
II- AŞIYA KARŞI
TUTUM VE DAVRANIŞ TÜRLERİ
A- AŞI TEREDDÜTTÜ
Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre aşı tereddüttü, aşı hizmetlerinin
mevcudiyetine rağmen aşıların kabulünde veya reddedilmesindeki gecikmeyi ifade
eder. Aşı tereddüttü karmaşıktır ve bağlama özgüdür; zaman, yer ve aşılara göre
değişir. Kayıtsızlık, rahatlık ve güven gibi faktörlerden etkilenir([1]).
Aşı tereddüttü, bireylerin kendi aşılarını yapma veya çocuklarına aşı yapma
motivasyonlarını etkiler ve aşıyı reddetmelerine neden olabilmektedir([2]).
B- AŞI REDDİ
Aşı reddi hiç bir
aşıyı yaptırmama durumudur([3]).
Önlenebilir bulaşıcı bir hastalığa karşı kendisinin
veya bir aile üyesinin aşılanmasına izin verme isteksizliğidir. En sık olarak
aşının olumsuz etkilerinden korkan kişilerde, aşıya dini veya felsefi
itirazları olan kişilerde ve aşının bir bileşenine alerjisi olan kişilerde
görülür([4]).
C- AŞI KARŞITLIĞI HAREKETİ
Aşı uygulamasına yönelik itiraz ve karşıtlıklar 18. yüzyılın sonlarından itibaren yapılan aşı çalışmalarıyla birlikte belirgin hale gelmiştir(