Ana Hatları İle Küresel ve Ulusal Ölçekte Asgari Kurumlar Vergisi ve Değerlendirmesi

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Yazar: Mustafa ÇOLAK*

E-Yaklaşım / Ağustos 2024 / Sayı: 380

I- GİRİŞ

 

Artan kayıtdışılık, azalan vergi bilinci ve çoğu mükellef grubu açısından ciddi ölçülerde azalan vergi tahakkuku, buna eşlik eden yetersiz denetim oranları ve diğer nedenler, tedbir alınmasını da zorunlu hale getirebilmektedir.

 

Bir yönü ile Anayasa’da ifadesini bulan herkesin mali gücüne göre vergi ödemesi temel ilkesinin dolaylı yani fiyat içerisinde hissedilmeden alınan vergilerden oluşan adaletsiz yapısı, diğer yanda doğrudan vergilerin azalan payı bir reform ihtiyacını da tetiklemektedir.

 

Çoğu zaman ücretli kesim ile kıyaslanan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin ödedikleri vergi miktarlarının orantısız yapısı, vergi harcamaları ile aşınmakla beraber doğru vergi beyanının oluşturulmasında da ciddi aksaklıkları gündeme taşımaktadır.

 

Bütün bu olumsuzluklara örnek olarak daha önce uygulanmış asgari kurumlar vergisi sistematiğinin bu defa farklı bir görünümü, vergi sistemindeki yerini almaya aday durumdadır.

 

Bu vesile ile aynı mantıkla uluslararası kuruluşların kaynak ülkede düşük veya vergisiz faaliyet göstermelerinin oluşturduğu vergi kaybına uluslararası bir çözüm metodu olarak asgari kurumlar vergisini de aynı çerçevede ele almak olasıdır.

 

İzleyen kısımda gerek küresel gerekse ulusal ölçekte getirilmesi planlanan asgari kurumlar vergisine ana hatları ile değinilecektir.

 

II- KÜRESEL ÖLÇEKTE ASGARİ KURUMLAR VERGİSİ

 

Dijital şirketlerin de içinde yer aldığı uluslararası şirketlerin faaliyet gösterdikleri ve kar elde ettikleri yerlerde vergi ödemelerini sağlamayı amaçlayan, aynı zamanda vergilemede kesinlik ve istikrarı da hedefleyen, OECD nezdinde özellikle küresel milli gelirin % 90’ından fazlasını temsil eden 130’un üzerinde ülke veya yönetim, uluslararası vergi reformu için kapsayıcı ve cesur bir çerçeve üzerinde anlaşma zemini oluşturmuştur.

 

Türkiye de ABD, OECD/G20 Kapsayıcı Çerçevesi üyesi olan diğer 134 ülke (Avusturya, Fransa, İtalya, İspanya ve Birleşik Krallık dâhil) ile birlikte 8 Ekim 2021 tarihinde, Ekonominin Dijitalleşmesinden Kaynaklanan Vergi Sorunlarının Giderilmesine Yönelik İki Sütunlu Çözüm Beyanı üzerindeki siyasi uzlaşıya katılmıştır

 

Çerçeve, artık küreselleşmiş ve dijitalleşmiş bir 21. yüzyıl ekonomisinde amaca uygun olmayan asırlık uluslararası vergi sisteminin temel unsurlarını güncellemektedir.

 

Varılan bu uzlaşının diğer boyutunda, ülkelerin temel kamu hizmetlerine yatırım yaparken bütçelerini ve mali tablolarını düzeltmek, gerekli gelir kaynaklarını temin etmek ve artırmak ve Covid pandemisi sonrasında ekonomilerin hızlı bir şekilde toparlanması ve kalitesini optimize etmeye yardımcı olmak için gerekli önlemleri sağlayacaktır([1]).

 

Müzakereye katılan ülke ve yönetimler, müzakerelerin sonuçlandırılması için iki aşamalı yaklaşımla ilgili kalan teknik çalışmanın tamamlanması için Ekim 2021’e kadar bir son tarihin yanı sıra 2023’te etkili bir uygulama planının yürürlüğe girmesi konularında fikir birliğini teyit etmişlerdir.

 

Üzerinde fikir birliğine varılan iki aşamalı planın;

 

. Birinci aşamasında, dijital şirketler de dâhil olmak üzere en büyük çok uluslu işletmeler ile ülkeler arasında kârın ve vergi haklarının daha adil bir şekilde dağıtılması sağlanacaktır. Firmaların fiziksel bir varlığı olup olmadığına bakılmaksızın, bu çokuluslu işletmeler tarafından bazı vergilendirme hakları kendi ülkelerinden ticari faaliyette bulundukları ve kâr elde ettikleri pazarlara yeniden tahsis edecektir.

 
Görüntülenme Sayısı