E-Yaklaşım / Ekim 2023 / Sayı: 370
I- GİRİŞ
Adi ortalık örgütlenmesi günümüzde pek çok alanda tezahür etmedir: Birden fazla kimsenin iştirakiyle vücuda getirilen sanat eserini yapımından([1]), babadan kalan toprağın kardeşler arasında ekimine, mülkiyet sahibi ile şoförün nakliye aracını birlikte işletmesinden, konsorsiyum ve çok uluslu ortak girişim örgütlenmesi ile uluslararası havaalanı yapımına kadar uzanan geniş yelpazedeki üretim ve hizmet ilişkilerinde iki ya da daha fazla gerçek ve/veya tüzel kişinin ortak bir amaca erişmek üzere, adi ortaklık (şirket) yapılanmasına girmesi ve işçi çalıştırması istihdam ilişkilerinin bir gerçeğidir.
İş uyuşmazlıklarında husumetin adi ortaklığa ya da ortaklara (birine ya da tümüne) yönetilmesi yargılama sürecinin sıhhati açısından önem arz eden bir husustur([2]). Bu istihdam ilişkileri gerçekliğinden hareketle, mevzuat riskinin yönetilmesine katkı sağlamak amacıyla çalışmamızda; konusu para alacağı olan iş uyuşmazlıklarda husumetin adi ortaklığa yönetilmesinin yerindeliği konusunda değerlendirmede bulunulacaktır.
II- TEMEL KAVRAMLAR
A- İŞVEREN
4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinde işveren; bir iş sözleşmesine dayanarak işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişi yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımdan anlaşıldığı üzere, iş ilişkinde işçi çalıştıran işverenin bir gerçek veya tüzel kişi olması zorunlu değildir; tüzel kişiliği olmayan bir kurum ve kuruluşlar da işveren olabilmektedir.
B- TARAF EHLİYETİ