İş Sağlığı Ve İş Güvenliği Hizmetlerinin Gelir ve KDV Yönüyle Değerlendirilmesi

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Yazar: Özkan AYKAR*

 

E-Yaklaşım / Temmuz 2023 / Sayı: 367

I- GİRİŞ

İşyerinde sağlık ve güvenlik, çalışma barışını sağladığı gibi verimlilik, ürün kalitesi, iş kabiliyeti ve iş tatmini ile işletmelerin kârlılığına ve ülke ekonomisine olumlu katkı sağlamaktadır. İşyerlerinde sağlık ve güvenlik, sadece çalışanlar için değil aynı zamanda şirketler, topluluklar ve ülkeler için de önem arzetmektedir. 

İş sağlığı ve güvenliğine ilişkin önlemlerin alınmaması halinde; iş kazaları ve meslek hastalıkları ile bunların sonucu olarak işe devamsızlık, işletmelerin işleyişini aksatmakta, itibarlarını zedelemekte, yeni işçi alımı ve eğitimi gibi ek maliyetler ortaya çıkarmaktadır. Bu nedenle, işyerlerinde yapılması gereken iş sağlığı ve güvenliğine yönelik faaliyetlerin; etkili, sistematik ve güvenli bir şekilde sürdürülmesi mevzuatın iyi bilinmesi ve uygulanmasıyla mümkündür.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun([1]) “İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri” başlıklı 6. maddesine göre; mesleki risklerin önlenmesi ve bu risklerden korunmaya yönelik çalışmaları da kapsayacak, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunulması işverenlerin görevidir. İşverenler; bu hizmetler için çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde diğer sağlık personeli görevlendirirler. Çalışanlar arasında belirlenen niteliklere sahip personel bulunmaması hâlinde, bu hizmetin tamamı veya bir kısmı ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak yerine getirilebilmektedir.

Bu yazıda; işyeri hekimliği, iş güvenliği uzmanlığı ve diğer sağlık personeli (işyeri hemşiresi) vasıtasıyla yerine getirilen iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin genel mahiyeti ile vergi mevzuatı açısından durumu değerlendirilecektir.

II- İŞ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ HİZMETLERİNİN GENEL MAHİYETİ

İş sağlığı ve güvenliğine ilişkin önlemlerin alınması işçiler açısından büyük önem taşımaktadır. Çünkü iş bu tedbirlerin alınmaması neticesinde çalışma ortamında işlerini ifa eden çalışanların sağlık ve güvenliklerinin çeşitli tehlikelere maruz kalma tehdidine istinaden iş bu işlerinin ifasına karşılık olarak hak kazandıkları ücret dışında herhangi bir gelir kaynağı olmayan çalışanlar ve onların aile üyeleri hayatlarını idam ettiremedikleri için geçim kaygısı içine düşeceklerdir. Buna ek olarak çalışma ortamında vukuu bulan iş kazaları ölüm ile neticelenmesi hali ise çalışanlar ve bağlı bulundukları aile üyelerinin karşı karşıya kalacakları ve telafisi mümkün olmayan en büyük tehlike çeşididir. Bundan ötürü iş sağlığı ve güvenliği alanında meydana getirilen çeşitli kurallar ile hedeflenen şey; sırf çalışan bireyleri değil iş bu bireylerin üyesi oldukları ve geçimi sağlamakla yükümlü oldukları aile üyelerini çalışma ortamında vukuu bulan çeşitli iş kazalarına istinaden beliren parasal problemlerin önüne geçmektir([2]).

Görüntülenme Sayısı