E-Yaklaşım / Kasım 2023 / Sayı: 371
I- GİRİŞ
Zamanaşımı, bir borcu doğuran, değiştiren ortadan kaldıran bir olgu olmayıp, salt doğmuş ve var olan bir hakkın istenmesini ortadan kaldıran bir savunma aracıdır. Bu bakımdan zamanaşımı alacağın varlığını değil, istenebilirliğini ortadan kaldırır. Borçlunun böyle bir olgunun var olduğunu, Yasada öngörülen süre ve usul içinde ileri sürmesi zorunludur. Çalışanların alacak iddiaları ile ilgili olarak işverenleri aleyhine dava açmaları durumunda, zamanaşımı kapsamında olan alacağa ilişkin işveren tarafından zamanaşımı def’inde bulunulmaması durumunda hakim re’sen zamanaşımını dikkate alamayacağından alacak zamanaşımı kapsamında değerlendirilmeksizin davada işin esasına geçilmektedir. İşverenlerin zamanaşımı kapsamında olan işçi alacaklarında zamanaşımı def’inde bulunarak bu alacaklardan kurtulabilecekleri, işçilerin ise hak sahibi oldukları alacaklarının zayi olmaması için davalarını zamanaşımı süresinden önce açmaları gerektiği bilinmelidir.
II- ZAMANAŞIMI
Zamanaşımı, bir maddi hukuk kurumu değildir. Diğer bir anlatımla zamanaşımı, bir borcu doğuran, değiştiren ortadan kaldıran bir olgu olmayıp, salt doğmuş ve var olan bir hakkın istenmesini ortadan kaldıran bir savunma aracıdır. Bu bakımdan zamanaşımı alacağın varlığını değil, istenebilirliğini ortadan kaldırır. Bunun sonucu olarak da yargılamayı yapan yargıç tarafından yürüttüğü görevinin bir gereği olarak kendiliğinden göz önünde tutulamaz. Borçlunun böyle bir olgunun var olduğunu, Yasa’da öngörülen süre ve usul içinde ileri sürmesi zorunludur. Zamanaşımı borcun istenmesini önleyen bir savunma olgusudur. Şu durumda zamanaşımı, savunması ileri sürülmedikçe, istemin konusu olan hakkın var olduğu ve kabulüne karar verilmesinde hukuksal ve yasal bir engel bulunmamaktadır. Bu nedenle, Yasalarda öngörülen zamanaşımı sürelerinin işlemeye başlayabilmesi için öncelikle talep konusu hakkın istenebilir bir konuma, duruma gelmesi gerekmektedir. Yasalarda hakkın istenebilir konumuna, diğer bir anlatımla yerine getirilmesinin gerektiği güne, ödeme günü denmektedir. Bir hak, var olsa bile, o hakkın istenmesi için gerekli koşullar gerçekleşmedikçe istenemez 4857 sayılı İş Kanunu’nun, “Zamanaşımı Süresi” başlıklı Ek:3. maddesi hükmü gereği; iş sözleşmesinden kaynaklanmak kaydıyla hangi Kanuna tabi olursa olsun, yıllık izin ücreti, iş sözleşmesinin bildirim şartına uyulmaksızın feshinden kaynaklanan (ihbar) tazminat, kıdem tazminatı ve kötü niyet tazminatında dava açmak için zaman aşımı süresi beş yıldır.
III- ZAMANAŞIMININ BAŞLAYACAĞI ZAMAN
Türk Borçlar Kanunu’nun, 149. maddesi gereği; Zamanaşımı, alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlar. Alacağın muaccel olmasının bir bildirime bağlı olduğu hâllerde, zamanaşımı bu bildirimin yapılabileceği günden işlemeye başlar. Aynı Kanun’un 150. maddesi gereğince de ömür boyunca gelir ve benzeri dönemsel edimlerde, alacağın tamamı için zamanaşımı, ifa edilmemiş ilk dönemsel edimin muaccel olduğu günde işlemeye başlar. Alacağın tamamı zamanaşımına uğramışsa, ifa edilmemiş dönemsel edimler de zamanaşımına uğramış olur. Aynı Kanunu’nun, 151. maddesinde zamanaşımının nasıl hesaplanacağı belirtilmiştir. Yasal hükme göre; süreler hesaplanırken zamanaşımının başladığı gün sayılmaz ve zamanaşımı ancak sürenin son günü de hak kullanılmaksızın geçince gerçekleşmiş olur. Zamanaşımı sürelerinin hesaplanmasında da, borçların ifasındaki sürelerin hesaplanmasına ilişkin hükümler uygul…