E-Yaklaşım / Haziran 2023 / Sayı: 366
I- GİRİŞ
Bu çalışmamızda EYT ile ilgili 6 önemli başlığı maddeler halinde açıklamaya çalışacağız.
II- EYT’DEN EMEKLİ OLANLARIN KIDEM TAZMİNATINA HAK KAZANIP KAZANAMAMASI
EYT’den emekli olacakların iş mevzuatı gereği kıdem tazminatına hak kazanıp kazanamayacakları konusu önem arz etmektedir. Öncelikle “kıdem tazminatı” kavramını açıklamakta yarar vardır. Kıdem tazminatı, iş sözleşmesi Kanunda öngörülen hallerden biri ile sona eren ve Kanunda öngörülen asgari sürenin üstünde çalışmış olan işçiye veya ölümü halinde mirasçılarına, işveren tarafından ödenen ve miktarı işçinin çalışma süresi ve ücretine göre belirlenen paradır. Kıdem tazminatı, işverene yüklenmiş, Kanundan doğan kendine özgü bir ödeme yükümlülüğüdür. Kıdem tazminatı hakkının doğabilmesi için gerekli birinci koşul, İş Kanunu’na tabi olmak ve işçi niteliğini taşımak gerekir. İkinci koşul, işçinin işyerinde en az 1 yıl aynı işverene bağlı olarak iş sözleşmesine göre çalışmış olmasıdır. Üçüncü koşul, iş sözleşmesinin Kanunda belirtilen hallerden birisi ile sona ermesidir. Bu üçüncü koşulla iş sözleşmesinin sona ermesi hallerinden birisi de işçinin “bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıkların yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla iş sözleşmesini sona erdirmesi” halidir. EYT kapsamında emeklilik “bağlı bulundukları Kanunla kurulu kurum veya sandıkların yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla iş sözleşmesini sona erdirmesi” kapsamında değerlendirilerek işçinin kıdem tazminatına hak kazanması mümkün olacaktır.
III- KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİNDEN YARARLANILAN DÖNEMİNİN EYT’YE ETKİSİ
Malum olduğu tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Covid-19/yeni koronavirüs etkili olmuş ve bundan kaynaklı zorlayıcı sebep gerekçesiyle işverenlerce çalışanları adına kısa çalışma uygulanmıştır. Kısa çalışmaya ayrılan çalışanlara İŞKUR tarafından KÇÖ (“kısa çalışma ödeneği”) ödenmiştir. KÇÖ döneminde bulunan çalışanlar tam çalışmadıkları için 30 gün SGK hizmeti alamamış, SGK’ya eksik sigortalı hizmet günü bildirilmişler, eksik gün nedeni olarak “18-kısa çalışma ödeneği” kodu bildirilmişlerdir. Mevcut uygulamaya göre; İŞKUR’dan kısa çalışma ödeneği alınan sürede emeklilik için geçerli olan uzun vadeli sigorta kollarına ait (malullük, yaşlılık ve ölüm) primin Sosyal Güvenlik Kurumu’na ödenmesi söz konusu olmadığından dolayı, çalışanın kısa çalışma ödeneği aldığı sürede sigortalı hizmet alması mümkün olmamaktadır. Başka bir açıdan, KÇÖ bir ödenek olduğu için bu dönemin daha sonra borçlanması mümkün değildir. Pandemi nedeniyle KÇÖ dönemi özellikle hem çalışanlar hem de işverenler açısından zorlayıcı bir sebeptir. Tarafların isteğine bırakılmış bir dönem değildir ve taraflar çalışma yaşamının bu şekilde olmasını istememişlerdir. Kısaca, KÇÖ dönemi bir zorunluluktan kaynaklanmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü bu noktada önerimiz KÇÖ döneminin ya borçlanma türleri arasına alınması ya da maliyeti bütçeden karşılanmak üzere doğrudan sigortalı hizmetler arasına dâhil edilmesidir. Bu iki alternatifli şekilde yasal düzenleme yapılması durumunda elbette bu dönemin EYT’ ye prim ödeme gün sayısı eksik olanlar için tabiri caizse bir can sim…