Kişisel verilerde hukuka aykırı davranışa hapis var
Kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak 2016 yılında 6698 Sayılı Kanun’la yapılan düzenlemelerin yasalaşmasının üzerinden 3 yılı aşkın bir süre geçti. Kişisel veriler artık daha güvenli tutulmak ve daha fazla korunmak zorunda.
Henüz çalışanlar, işverenler ve diğer kişiler olarak bu yasaya ve getirdiklerine tam uyum sağlayamamış olsak bile, çok ciddi ilerlemeler kaydettiğimizi söyleyebilirim.
Bunda Kişisel Verileri Koruma Kurumu’nun (KVKK) büyük emeği ve katkısı var.
Kişisel verilerin işlenmesinde başta özel hayatın gizliliği olmak üzere kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumak ve kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişilerin yükümlülükleri ile uyacakları usul ve esaslar yasalar vasıtasıyla düzenlenmiştir.
6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında kişilerin kişisel verileri açık rızaları olmadan ve aşağıda yer alan şartlarından birinin varlığı hâlinde, ilgili kişinin açık rızası aranmaksızın kişisel verilerin işlenmesinin mümkün olduğu belirlenmiştir.
Buna göre;
-Kanunlarda açıkça öngörülme,
-Fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda bulunan veya rızasına hukuki geçerlilik tanınmayan kişinin kendisinin ya da bir başkasının hayatı veya beden bütünlüğünün korunması için zorunlu olması,
-Bir sözleşmenin kurulması veya ifasıyla doğrudan doğruya ilgili olması kaydıyla, sözleşmenin taraflarına ait kişisel verilerin işlenmesinin gerekli olması,
-Veri sorumlusunun hukuki yükümlülüğünü yerine getirebilmesi için zorunlu olması,
-İlgili kişinin kendisi tarafından alenileştirilmiş olması,
-Bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması,
-İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması,
İletişim bilgilerinin veri işleme şartlarından herhangi birine dayanmadan paylaşılması ve işlenmesi, ayrıca kişinin açık rızası olmadan, aynı zamanda açık rıza olmadan veri işlenmesi durumunda ciddi yaptırımlarla karşılaşılabilecektir.
Cep telefonlarının aranması
Kişilerin başta TC kimlik numarası, nüfus kayıt bilgileri, sağlık ve iletişim bilgileri olmak üzere tüm özel bilgilerinin korunması, paylaşılmaması ve hatta yasal bir zorunluluk yoksa bu bilgilerin çalışanlardan istenmemesi gerekiyor.
08.07.2019 tarihinde Kişisel Verileri Koruma Kurulu kişilerin cep telefonu numarasının herhangi bir veri işleme şartına dayanmadan işlenmesi ve reklam/bilgilendirme amaçlı aranması hakkında bir değerlendirme yapmıştır.
Bir kişinin telefon numarasının reklam ve bilgilendirme amacıyla aranması durumunda KVKK tarafından hem idari para cezası uygulanmakta ve hem de Türk Ceza Kanunu’nun 136’ncı maddesi uyarınca hapis cezası gündeme gelmektedir.
Yasaya aykırı şekilde veri işlemesinde bulunan bir şirketin faaliyetlerinin, hukuka aykırı bulunduğu sonucuna ulaşılmış ve şirketin veri güvenliğine ilişkin yükümlülüklere aykırı hareket etmesi nedeniyle KVKK tarafından 75.000 TL idari para cezası uygulanmıştır.
Hapis cezası
Aynı zamanda şikâyetçiler Türk Ceza Kanunu’nun 136’ncı maddesi hakkında bilgilendirilmektedir. Türk Ceza Kanunu Madde 136’ya göre kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır hükmü yer almaktadır.
www.resulkurt.com – 15.10.2019