Yaklaşım Logo

02.03.2012 – Her yazara inanmayın ama her yasaya inanın TTK levha asmayana hapis cezası getirdi

MevzuautTR Reklam

Her yazara inanmayın ama her yasaya inanın TTK levha asmayana hapis cezası getirdi

Posta Gazetesi – 02.03.2012

 

Soru: Bir panelde konuşmacı hoca, Yeni Türk Ticaret Kanununa göre, işletmenin ticari unvanına ilişkin levhanın işletmede kolayca görülecek bir yere asmayana hapsi cezası ile cezalandırılacağı söyledi. Ancak, 1 Mart 2012 tarihli bir gazetede, levha asmayana hapis cezası getirilmediğini belirtildikten sonra aynen;

“ bakın yeni TTK madde 38/1 ne diyor; “tescil ve kayıt için bilerek gerçeğe aykırı beyanda bulunanlar hapis cezası ile cezalandırılır.”  Levha asıp asmamakla bu maddenin ne alakası var? Bu madde bilerek gerçeğe aykırı beyanda bulunan ve tescil yaptıranlarla ilgili!”

denilmektedir. Bu durumda ikileme düşmüş bulunuyoruz. Panelde söylenen mi doğru? Yoksa dünkü büyük gazetelerden birinde yazılan mı doğru? Bizleri aydınlatmanızı rica ediyoruz.  

Hüseyin KARSLI

Cevap: Siz ne panelde söylenene, ne de sözünü ettiğiniz gazetede yazan yazara inanın. İkileme düştüğünüz konularda, açıp yasaya bakın. Ve yasaya inanın. Çünkü, asıl olan yasadır. Ticari unvana ilişkin hapis cezasına ilişkin yasa maddeleri:

1)TTK Md. 39/2 si; “Tescil edilen Ticaret Unvanı, ticari işletmenin  görülebilecek bir yerine okunaklı bir şekilde yazılır…..” hükmünü,

2)TTK Md. 51/2; “39 ila 48 ve 46 ve 48 inci madde hükümlerini ihlal edenler ve 49 ncu maddeye aykırı olarak ticaret unvanın devredenlerle devralan ve kullanılan kimseler 38 nci maddenin birinci fıkrasına göre cezalandırılırlar.” hükmünü,

3)TTK Md. 38/ 1; “Tescil ve kayıt için bilerek gerçeğe aykırı beyanda bulunanlar, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. Gerçeğe aykırı tescilden zarar görenlerin tazminat hakları saklıdır.” hükmünü içermektedir.

Yasa maddeleri birlikte incelendiğinde, TTK’ nın 51/2 nci maddesi, ticari unvanın işletmede kolayca görülebilecek bir yere yazmayanın(veya asmayanın), TTK nın 38/1 inci maddesindeki ceza ile cezalandırılmasını emretmektedir. TTK nın 38/1 inci maddesinde öngörülen cezada “üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır.” Dolayısıyla, yeni TTK, ticari unvanını işletmede görülebilecek bir yere asmayan tacire; ya üç aydan iki yıla kadar hapis cezası, yada aynı gün sayısında adli para cezası ile cezalandırıyor. Adli para cezası süresinde ödenmezse de aynı gün sayısında hapis cezasına dönüşüyor.

Sözünü ettiğiniz gazete yazarının, TTK nın 51/2 nci maddesinden haberi olmadığı anlaşılıyor. Her yazara inanmayın. Ama her yasaya inanın. Bu takdirde, ikileme düşmezsiniz. 

 

Sigorta girişinin yanında çalışmanın da bildirilmesi gerekiyor

Soru:1976 doğumlu bir erkeğim. 1999 yılı Haziran ayında bir otelde çalışmıştım. SSK girişi yapılmış; ancak hiç prim ödenmemiş.  2003 yılı başında başka bir işyerinde çalışmaya başladım. Ve SSK primlerim o tarihten itibaren ödenmeye başlandı. Ve şu ana dek, toplamda 3500 gün prim ödemem mevcut. Size danışmak istediğim konular şunlar:

1)1999 yılındaki SSK girişim emeklilik hakkı doğurur mu? Yoksa girişin yanında prim ödemesi de mi yapılmalıydı?

2)1999 yılındaki SSK girişim geçerli değilse geçerli kılabilmek adına yapabileceğim bir şey var mı?

3)Mevcut şartlar altında ne zaman emekli olurum?

SERK

Cevap:1)1999 girişinizin başlangıç olarak dikkate alınabilmesi için prim de ödenmesi gerekiyor.

2)1999’daki çalışmanızda girişiniz kuruma bildirilip, çalışmalarınız bildirilmediğinden, hizmet tespit davası açarak, mahkemede çalışmalarınızı belge veya şahitlerle kanıtlarsanız, günlerinizi mahkeme kararıyla kazanabilirsiniz.

3)2003 girişinize göre, 7000 gün prim ödemeniz şartıyla, 2036 da 60 yaşınızı dolduracağınız tarihte emekli olabilirsiniz.  Şayet yargı yoluyla Haziran 1999 girişinizden bir gün bile kazansanız, emekli olmak için, 25 yıl sigortalılık süresi, 5975 gün prim ödeme 58 yaş şartların tabi olur ve toplam 5975 gün prim ödemiş olmanız şartıyla, 58 yaşınızı dolduracağınız tarihte emekli olabilirsiniz.

 

160 gün askerlik borçlanması yeterli

Soru: 23 Mart 1965 doğumluyum.1 Kasım 1988 sigorta girişliyim. Askerliğimi,1985-1987 arasında yaptım. Askerliğimin kaç gününü borçlanırsam, ne zaman emekli olurum?

Nihat Coşkun BOLAT

Cevap: Askerliğinizi sigorta başlangıç tarihinden önce yatığınızdan 160 gününü borçlanmanız halinde, sigorta başlangıç tarihiniz 160 gün geri gider ve emekli olmak için; 25 yıl sigortalılık süresi, 5375 gün prim ödeme ve 50 yaş şartlarına tabi olursunuz. Toplam 5375 gün prim ödemiş olmanız şartıyla, 50 yaşınızı dolduracağınız 23 Mart 2015 tarihinde emekli olabilirsiniz.

 

Çalışan emeklinin aldığı ücretten destek primi kesilir emekli aylığından kesinti yapılmaz

Soru: Emekli Sandığından emekli olmuş bir kişi. Bir limited şirkette sigortalı olarak çalışmaya başlarsa, maaşından kesinti yapılır mı? Ya da maaşı üzerinde başka hangi işlemler olur?

İrfan TURHAN

Cevap: Emekli Sandığı emeklisi bir şirkette ücretli olarak çalışmaya başlarsa, emekli aylığından kesinti yapılmaz. Şirketten aldığı ücretten yüzde 7.5 oranında sosyal güvenlik destek primi kesilir. Ayrıca, işveren şirkette işveren payı olarak ücretin yüzde 22.5 oranında destek primi, işin tehlike sınıf ve derecesine göre yüzde 1 ile yüzde 6.5 oranında destek primi öder. Sonuç olarak çalışan emeklinin çalıştığı işverenden aldığı ücretten yüzde 7.5 oranında destek primi kesilir. Emekli aylığından kesinti yapılmaz. 

 

Çırak sigortası emeklilik açısından başlangıç sayılmıyor

Soru: Çıraklık sigortasındaki giriş tarihi, emeklilikte başlangıç tarihi olarak geçerlimi?

Cemile KÜTÜK

Cevap: Çırak sigortasında kişileri emekli eden uzun vadeli sigorta kollarına(malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları) prim ödenmediğinden emeklilik işleri açısından başlangıç sayılmaz.  Emeklilik açısından sigorta başlangıç tarihi: uzun vadeli sigorta kollarına kişi adına prim ödenen ilk gündür.

 

 

Diğer Yazılar
Görüntülenme Sayısı