Sigortalıların Aynı Dönemde 4/a (SSK) Ve 4/b (Bağ-Kur) Kapsamında Çalışmaları İle 4/b Prim Borçlarının Silindiği Dönemlerde 4/a Hizmetlerinin Bulunması Halinde Hizmetlerinin Geçerlilik Durumu

 

Yazar: Mustafa CENGİZ*

 

E-Yaklaşım / Ekim 2024 / Sayı: 382

 

 

I- GİRİŞ

 

Sigortalıların emeklilik şartları Sosyal Güvenlik mevzuatında ilk defa işe başlangıç tarihi dikkate alınarak 3 döneme (08.09.1999-30.04.2008- 01.05.2008 sonrası) göre belirlenmiş olup ülkenin genel ekonomik durumu ve gelişmiş ülke mevzuatları da dikkate alınarak emekli olabilmek için yeterli gün ve yaş şartı giderek arttırılmıştır. 2023 yılında yürürlüğe giren EYT Yasası ile 08.09.1999 tarihinden önce sigorta başlangıcı olanlar sigortalılar için yaş şartı kaldırılarak işe giriş tarihine göre yeterli günü bulunan sigortalılara aylık bağlanmıştır. Uzun süre çalışma hayatı içerisinde bulunan vatandaşlar açısından bağlan aylık tutarının yeterli olup olmadığı hususu her ne kadar tartışılsa da genel olarak emeklilik şartlarını tamamlayarak emekli aylığı almaya hak kazanabilmek her sigortalı için önem arz etmektedir. Emekli olabilmek için prim gün şartını tamamlamaya çalışan sigortalıların bir kısmının 4/a ve 4/b hizmetlerinin aynı döneme denk geldiği görülmektedir. Hizmet çakışması olarak tanımlanan bu dönemlerdeki hizmetlerin bir kısmının mevzuat gereği iptali durumunda emeklilik için prim gün sayısının tamamlanması geciktiğinden sigortalıların hizmetlerinin geçerliliğini ve emeklilik şartlarını ne zaman tamamlayacaklarını erken dönemlerde ilgililerden öğrenmeleri kendileri açısından faydalı olacak olup bu makalede 4/a ve 4/b hizmetlerinin çakıştığı dönemlerdeki hizmetlerin nasıl değerlendirildiği hususunda özet olarak bilgi verilecektir.

 

II- SOSYAL GÜVENLİK MEVZUATINDA 4/a VE 4/b HİZMET ÇAKIŞMASI İŞLEMLERİ

 

Sosyal Güvenlik Kurumu’nun yayımlamış olduğu 2013/11 Sayılı Genelgenin 5510 Sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden önceki hizmet çakışmaları ile ilgili yapılan işlemlerin açıklandığı ilgili bölümünde belirtildiği üzere; 506 sayılı Kanun’un (SSK) mülga 2. maddesinde bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanların sigortalı sayılacağı, 3. maddesinin (I/F) bendinde ise kanunla kurulu sosyal güvenlik kurumlarına prim veya kesenek ödeyenlerin sigortalı sayılmayacakları öngörülmüştür.

 

1479 sayılı Kanun’un (Bağ-Kur) mülga 24. maddesinin (I) numaralı bendine göre sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, esnaf ve sanatkarlar ile diğer bağımsız çalışanlardan ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanlar ile gelir vergisinden muaf olanlardan esnaf ve sanatkar sicili ile birlikte kanunla kurulu meslek kuruluşuna usulüne uygun olarak kayıtlı olanlar, kollektif şirketlerin ortakları, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları, limited şirketlerin ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, donatma iştirakleri ortakları, anonim şirketlerin kurucu ortakları ile yönetim kurulu üyesi olan ortakları sigortalı sayılmıştır.

 

1479 sayılı Kanun’un 24. maddesinin (II/c) fıkrasına göre, Kanunla veya Kanun’un verdiği yetkiye dayanılarak kurulu sosyal güvenlik kuruluşlarına prim veya kesenek ödeyenlerle bu tür kuruluşlardan malullük veya yaşlılık aylığı ile daimi tam iş göremezlik geliri almakta olanlar, aylık veya gelir bağlanması için talepte bulunmuş olanların (dul ve yetim aylığı veya Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan geçici veya sürekli kısmi iş göremezlik geliri alanlar hariç) sigortalı sayılamayacakları hükme bağlanmıştır.

 

Sosyal güvenlik kurumları arasında 2829 sayılı Kanun’un uygulamasından doğan işlemlere ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesiyle Bu Kurumlar Arasında Diğer İşlemlere İlişkin Protokolün “Hizmet Çakışmaları” başlıklı 10. maddesinde Sosyal Sigortalar Kurumu ile Bağ-Kur arasındaki hizmet çakışmalarında, ilgili Kanunlarda aksine bir hüküm olmadığı takdirde önce başlayan hizmetin geçtiği kurumdaki sigortalılık sona ermedikçe diğer kurumdaki sigortalılığın geçerli sayılmayacağı” hükmü bulunmaktadır.

 

Ayrıca, geçici iş göremezlik dolayısıyla geçen süreler ile hafta sonu ve resmi tatil süreleri dışında sigortalılığın kesintiye uğraması halinde kesinti tarihinden itibaren sonra başlayan sigortalılık esas alınmaktadır.

 

1479 sayılı Kanun’un Geçici 18. maddesi gereğince sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri 04.10.2000 tarihinden itibaren, Kanun’un 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 8. maddesinin birinci fıkrası gereğince 4. maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi hariç diğer alt bentlerine göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 01.10.2008 tarihine kadar kayıt ve tescillerini yaptırmayanların sigortalılık hak ve yükümlülüğünün 01.10.2008 tarihinden itibaren başlayacağından hizmet çakışmalarında bu husus dikkate alınarak işlem yapılır.* Ümraniye Sosyal Güvenlik Merkezi Müdür Yardımcısı

 

 
Görüntülenme Sayısı