08.12.2011 – Karşılıksız çekte son haftalar

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Karşılıksız çekte son haftalar

|Hürriyet Gazetesi| |08.12.2011|

 

HÜRRİYET okurları şanslılar.
 
Nedenine gelince, birçok önemli konuyu ve çıkacak yasaları, ilk kez Hürriyet’te okuyorlar.
Nitekim “karşılıksız çek” konusunda da öyle oldu.
Karşılıksız çekte hapis cezasının kaldırılacağını ve hapishanedekilerin de tahliye edileceğini, bu konudaki yasa tasarısını ve gerekçelerini,
Hürriyet okurları ilk kez 7 Kasım tarihli yazımızdan öğrendiler.

DEĞİŞİKLİĞİN GEREKÇELERİ
Karşılıksız çek keşide etmenin, ceza hukukunun koruma alanından çıkartılmasının, iki temel gerekçesi var.
1. Ölçülülük İlkesi (Ekonomik suça ekonomik yaptırım ilkesi):
Çek Kanunu’nun beşinci maddesinde, karşılıksız çek keşide etme suçu için “adli para cezası” öngörülmüş olmasına karşılık, bu para
cezasının ödenmemesi durumundaki infaz, para cezasının hapis cezasına dönüştürülmesi suretiyle yerine getirilmektedir. Bu durum ise, 
kanunda yaptırım olarak adli para cezası öngörülmüş olmasını, büyük ölçüde anlamsız kılmaktadır. Hapis cezası, borçlunun ticari hayatının 
ciddi şekilde sarsılmasına ve sona ermesine neden olmakta, borcunu ödeyebilme ihtimalini de ortadan kaldırmaktadır.
Öte yandan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 4 Numaralı Protokol’ünde, “Hiç kimse, yalnızca akdi ilişkiden doğan bir yükümlülüğü yerine
getirememiş olmasından dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılamaz” ve Anayasa’nın 38. maddesinde de “Hiç kimse yalnızca sözleşmeden 
doğan bir yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz” hükmüne yer verilmiştir.
2. Makul Süre İçinde Yargılanma Hakkı:
Çek Kanunu’ndan kaynaklanan uyuşmazlıklarda, yargının iş yükünün artması ve yargılama sürecinin yavaş işlemesi son derece önemli.
Bu durum, Anayasamızın ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin kabul ettiği “makul sürede yargılama” yükümlülüğünün gereğinin yerine
getirilmesini, önemli ölçüde etkiliyor.

CEZA DAVALARININ YÜZDE 36’SI
Karşılıksız çek nedeniyle açılan davalar (405.704), özel kanunlar nedeniyle ceza mahkemelerinde açılan davaların (1.119.617),
yüzde 36.2’sini oluşturuyor. 
Yargıtay’da ise; dairelerde 53.544 ve Başsavcılıkta 163.621 olmak üzere, toplam 217.165 dosya var.
Görüldüğü gibi, çek kanunundan kaynaklanan uyuşmazlıklar, ceza adalet sistemindeki iş yükünün önemli bir bölümünü oluşturuyor.
Yasanın çıkması ile birlikte, yargının iş yükünde de ciddi bir azalma olacak.

YENİ DÜZENLEME
Hürriyet’te daha önce (7 ve 24 Kasım’da) ayrıntılı olarak yazdığımız gibi;
- Karşılıksız çekte, hapis cezası kalkacak.
- Hapiste olanlar, tahliye edilecek.
- Karşılıksız çek düzenleyene yaptırım olarak, sadece idari nitelikte bir önlem olarak, beş yıl süre ile “çek düzenleme ve çek hesabı açma
yasağı” uygulanacak.
- Önceki düzenlemeden farklı olarak, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı, “tüzel kişiler hakkında da” uygulanabilecek.
- Borçlu, Devlete para cezası ödemek zorunda olmayacağından, alacaklının alacağına kavuşma ihtimali artacak.
Tasarının bu ayın sonuna kadar ya da Ocak ayı içinde yasalaşması bekleniyor.
 

 


 

Görüntülenme Sayısı