Yazar: M. Ezhan DOĞRUSÖZ*
Yaklaşım / Mart 2022 / Sayı: 351
I- GİRİŞ
Yargıya intikal etmiş dolayısıyla dava haline gelmiş birden fazla uyuşmazlıkta, belirli hallerde davalarda bağlantının varlığının tespiti gündeme gelebilmektedir. Bu hallerde, davaların aynı yargı organlarında görülmesi söz konusu olmaktadır.
Türk Vergi Hukukunda da, davalarda bağlantının varlığı hususu önem arz eden bir konudur. Ayrıca, davaların bağlantılı olduğuna hükmedilmesi ve davaların aynı yargı organında görülmesinin hukuki açıdan olumlu sonuçları da olmaktadır.
Bu yazıda öncelikle, bağlantılı dava kavramı üzerinde durulacak daha sonra vergi davalarında bağlantılı dava halini ortaya çıkarabilecek haller irdelenecektir.
II- BAĞLANTILI DAVA KAVRAMI
Bağlantılı davalar, İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK)(1) madde 38’de; “aynı maddi ve hukuki sebepten doğan ya da biri hakkında verilecek hüküm, diğerini etkileyecek nitelikte olan davalar bağlantılı davalardır.” Benzer bir düzenleme Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda(2) (HMK) da yer almaktadır. Nitekim, HMK madde 166/4 düzenlemesinde de “davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır” şeklinde bir hüküm yer almaktadır(3).
Ayrı ayrı açılmış davalar arasında ancak mevzuatta belirtilen anlamda bir bağlantı bulunması halinde, davaların birleştirilmesi istenebilir. Zira, davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde, davaların birleştirilmesi usul ekonomisi açısından önem taşımaktadır(4). Aralarındaki bağlantı nedeniyle birleştirilen davalar, birlikte ve bir yargı yerinde görülür. Davaların birlikte ve bir yargı yerinde görülmesiyle de bu davalarda hem farklı kararlar çıkması önlenmiş hem de bu davalar en az giderle görülmüş olurlar(5).
Özel hukuk yargılama usulünde (HMK md. 166 vd.) bulunan “davaların birleştirilmesi” müessesesi idari yargıda bulunmamaktadır. Diğer bir ifadeyle, idari yargılama usulünde, aralarında çok yakın ilişki bulunsa dahi, teknik olarak davalar birleştirilmemektedir. Nitekim hukuk yargılama usulünde davalar birleştirildiğinde, ikinci dava dosyasının Esas kaydı kapatılarak, iki dava dosyası gerek fiilen gerek hukuken tek dosya içinde bütünleşmektedir. İdari yargılama usulünde ise dava dosyaları bu şekilde teknik olarak “birleştirilmeyip”, farklı dava dosyaları arasında “bağlantı” kararı alınırsa, bu davalar aynı mahkemede birlikte (aynı heyetçe ve aynı raportör tarafından) görülmekle beraber, ayrı dava dosyaları şeklinde yargılama yapılmaktadır(6).
Görüleceği üzere, uyuşmazlıklar yargıya intikal ettiği zaman, davalarda bazı hallerin varlığı, davalar arasında bağlantının olduğu sonucuna götürmektedir. Söz konusu haller genel bir ifade ile davaların yargı önüne getirilmesinde sebebin ya da verilecek hükmün etkilenmesi noktasında ortaya çıkmaktadır. Bağlantılı davaların ortaya çıkmasında etkili olan bu haller, aynı zamanda bu kavramın tanımını da oluşturmaktadır.
Vergi yargılamasında da bağlantılı dava kavramının ortaya çıkmasında iki durumdan biri söz konusu olmaktadır(7):
1- Davaların aynı maddi veya hukuki sebepten doğması
2- Ya da davalardan biri hakkında verilecek hükmün diğer dava hakkında verilecek hükmü etkileyecek nitelikte olması.
Vergi yargılamasında davalarda bağlantı hallerine yazıda aşağıda değinilecektir.