E-Yaklaşım / Aralık 2024 / Sayı: 384
I- GİRİŞ
Son yıllarda spor arenasında uluslararası düzeyde gerek bireysel gerekse de bazı takım sporlarındaki başarılar ve bu başarılar ışığında sporculara gerek devletin verdiği ödüller gerek sponsorlardan elde ettikleri kazançlar gerekse de kulüplerinden elde ettikleri yüklü miktardaki maddi kazanım bilhassa genç kuşağın spora olan ilgisini arttırmıştır. Yine bilhassa gençlerin kötü alışkanlıklardan uzak tutulması amacıyla ülkemizde yüz binlerce kişi başta savunma/dövüş sporları, futbol, basketbol ve voleybol olmak üzere onlarca farklı branşa yönlendirilerek lisanslı olarak önce amatör olarak spor hayatına başlatılıp şahıslar kendilerini geliştirerek sonrasında profesyonelleşme çabası göstermekte bu yönüyle de spor ülkesi olma yolunda hızlı adımlarla ilerlemekteyiz.
Dünyanın hemen her yerinde sporcular ve spor kulüpleri profesyonel ve amatör olmak üzere iki sınıfa ayrılmış olup, kısaca tarif edilecek olursa; Yaptığı spor dalını meslek edinmemiş, sürekli bir gelir getiren faaliyet olarak yapmayan veya geçimini yaptığı spor dalı üzerinden sağlamayan kişilere amatör sporcu, sporu meslek edinip, yaşamını idame ettirebilmek amacıyla maddi kazanç sağlamaya yönelik yapan kişilere ise profesyonel sporcu denilmektedir. Yine istisnai olarak bilhassa gençleri spora teşvik etmek, gelecek vadeden sporculara sahip çıkmak, belli spor branşlarını güçlendirmek gibi nedenlerden dolayı profesyonel statüsünde olmamasına/sayılmamasına rağmen bazı sporculara kulüpleri tarafından ödemeler yapılabilmekte bunlar ise tabiri caizse arafta kalmaktadırlar. Bu durumda hangi statüdeki sporcuların sosyal güvenlik sistemi dahilinde mecburi sigortalılık kapsamına dahil edilip edilemeyeceği hususunda bir takım soru işaretleri belirmekte bahsi geçen durum spor kulüpleri hakkında şikayet konusu olma, kulüplerin cezai yaptırıma maruz kalma riskini doğurmaktadır. Makalemizde sporcuların sosyal güvenlik sistemindeki yeri, spor kulüpleri adına hangi durumlarda sporcuları için sigortalılık zaruretinin doğduğu konusuna değineceğiz.
II- YASAL MEVZUAT VE KONUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunuyla; tüm vatandaşların eşit kapsamda sosyal güvenlik hizmetinden yararlanabilecekleri bir yapının sağlanması düşünülmüş ancak 4857 sayılı İş Kanunu’nu uyarınca kanun kapsamı dışında sayılan bir takım işlerin var olması ve İş Kanunu kapsamı istisnası olarak kabul edilen bu durumların sosyal güvenlik mevzuatıyla çelişir gibi gözükme durumlarını ortaya çıkarmıştır. Çalışanların büyük kısmı sosyal güvenlik mevzuatı kapsamına dahil olmasına rağmen bazı çalışanlar ve sporcular 4857 sayılı İş Kanunu kapsamına dahil edilmemişlerdir. Zira 4857 sayılı İş Kanunu’nun İstisnalar başlığı altında yer alan 4. maddesinde; Aşağıda belirtilen işlerde ve iş ilişkilerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz denilerek;
a) Deniz ve hava taşıma işlerinde,
b) 50’den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde,
c) Aile ekonomisi sınırları içinde kalan tarımla ilgili her çeşit yapı işleri,
d) Bir ailenin üyeleri ve 3. dereceye kadar (3. derece dahil) hısımları arasında dışardan başka biri katılmayarak evlerde ve el sanatlarının yapıldığı işlerde,
e) Ev hizmetlerinde,
f) Çıraklar hakkında,
g) Sporcular hakkında,
h) Rehabilite edilenler hakkında,
ı) 507 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Kanunu’nun 2. maddesinin tarifine uygun üç kişinin çalıştığı işyerlerini,
Kanun koyucu iş kanunu kapsamı dışında tutmuştur.
Kanun metninde de görüldüğü üzere sporcular İş Kanunu kapsamı dışında bırakılmış olsa da bu husus 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu bakımından herhangi bir anlam ifade etmemektedir. Zira 5510 sayılı Kanunda, sigortalılığın zorunlu oluşu, sona ermesi ve sosyal güvenlik sicil numarası başlığı altında yer alan 92. maddesinde “Kısa ve uzun vadeli sigorta kapsamındaki kişilerin sigortalı ve genel sağlık sigortalısı olması, genel sağlık sigortası kapsamındaki kişilerin ise genel sağlık sigortalısı olması zorunludur. Bu Kanunda yer alan sigorta hak ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmak, azaltmak, vazgeçmek veya başkasına devretmek için sözleşmelere konulan hükümler geçersizdir” denilmiştir.
22.02.2013 tarih 2013/11 Sayılı Sigortalılık İşlemleri konulu Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Genelgesi 1.13 Maddesinde Profesyonel sporcular başlığı altında; Herhangi bir spor dalını kendisine meslek edinen ve bundan kazanç sağlayan kişilere profesyonel sporcu denilmekte, bu kişiler kulüplerinin (yani işverenin) gösterdiği yerlerde tespit edilmiş çalışma saatlerine tabi olarak ve işveren veya vekilinin emir ve talimatı altında antrenman ve müsabakalar yaptıklarına, mukabilinde önceden yapılmış anlaşma ile tespit edilmiş ücretleri aldıklarına göre, anılan kimselerin işverenle hukuki ilişkileri bir hizmet akdine dayanmaktadır.