E-Yaklaşım / Şubat 2024 / Sayı: 374
I- GİRİŞ
Sosyal medya, kullanıcısının kendi ürettiği içeriği yayınladığı ve paylaştığı çevrimiçi bir ağdır. Sosyal medya birçok kişi ve kurum tarafından aktif olarak kullanılmaktadır. Bu sayede hızlı erişim kolaylaşmakta, kullanıcılar haberleri, içerikleri, makaleleri, günlük yaşanan olayları, fotoğrafları ve düşünceleri sosyal medya aracılığı ile görebilmekte görüşlerini yine bu sosyal ağ ile yansıtabilmektedir. Sosyal medya kullanıcıları açısından en önemli kavram “paylaşım”dır.
Sosyal medya açısından reklamın ayrı ve önemli bir yeri vardır. Sosyal medya platformlarından (firmalarından/mecralarından) reklam hizmeti alınması ve bu hizmete ilişkin yapılan ödemeler üzerinden ilgili mecraca fatura düzenlemesi halinde yapılan ödemelerin bu firmalardan alınan faturalar dayanak gösterilerek beyan edilip edilmeyeceği bildirimlerin nasıl yapılacağı hususları iş bu yazımız içerisinde incelenecektir.
II- SOSYAL MEDYA PLATFORMLARINDAN ALINAN REKLAM HİZMETİ KARŞILIĞINDA YAPILAN ÖDEMELERİN VERGİLENDİRİLMESİ
Sosyal medya, geleneksel medya platformlarıyla kıyaslandığında sahip olduğu avantajlar sebebiyle diğer platformlardan daha çok tercih edilmeye başlanmıştır. Bu nedenle firmalar tarafından tercih edilen sosyal medya çok fazla kullanılmakta ve her geçen yıl sosyal medyaya ayrılan bütçe daha da artış göstermektedir. Günümüzde çok sayıda popüler sosyal medya mecrası bulunmaktadır. Bu mecraların her birinin kullanım amacı, sunduğu imkânlar, hedef kitlesi ya da mecrada yer alan içerik türleri birbirinden farklı olabilir. Buna göre her mecranın kendine göre bir odak noktası olduğu söylenebilir. Örneğin bazı mecralar fotoğraf, bazıları video, bazıları ise metin tabanlıdır.
Sosyal medya mecraları üzerinden reklam verme sistemi zaman içerisinde daha kullanışlı ve daha geniş kapsamlı hale gelmiştir. Bu yüzden ister ister küçük olsun ister büyük, tüm markalar bu mecralar üzerinden reklam verebilmektedir.
Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 153. maddesinde, vergiye tabi ticaret ve sanat erbabı, serbest meslek erbabı, kurumlar vergisi mükellefleri, kolektif ve adi şirket ortaklarıyla, komandit şirketlerin komandite ortaklarından işe başlayanların keyfiyeti vergi dairesine bildirmeye mecbur oldukları hükme bağlanmış, 156. maddesinde ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yer olarak tarif edilmiştir.
Mezkûr Kanun’un 156. maddesinde işyerinin tanımı yapılırken, ticari sınai, zirai ve mesleki faaliyetin yapılması ve yürütülmesinde kullanılan yerlerin neler olabileceği nitelenmiş ve tanımda belirtilen yerlerle sınırlandırılmamıştır.
Bunun yanı sıra, mezkûr Kanun’un;
. 227. maddesi, “Bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir. …
Elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekenler de dâhil olmak üzere, bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığı’na verdiği yetkiye dayanılarak, kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi Kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır. …”
. 229. maddesi, “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.”,
. 231. maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendi, “Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Hazine ve Maliye Bakanlığı; mal veya hizmetin nev’i, miktarı, fiyatı, tutarı, satışın yapılma şekli, faaliyet konusu, sektör veya mükellefiyet türünü ayrı ayrı veya birlikte dikkate alarak, bu süreyi indirmeye ya da faturanın malın teslim edildiği veya hizmetin yapıldığı anda düzenlenmesi zorunluluğu getirmeye yetkilidir. Bu süreler içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır. … “
. 232. maddesi, “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler:
1. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara;
2. Serbest meslek erbabına;
3. Kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara;
4. Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere;
5. Vergiden muaf esnafa.
Sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlara da fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler.
Yukarıdakiler dışında kalanların, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile kazancı basit usulde tespit edilenlerden ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerden satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 50.000.000 lirayı (2023 yılı için 4.400 TL) geçmesi veya bedeli 50.000.000 liradan (2023 yılı için 4.400 TL) az olsa dahi istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir.”