Kurumlar Vergisi Beyanında Geçmiş Yıl Zararlarının Mahsubu

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Yazar: Yüksel GÜNEŞ*

Yaklaşım / Nisan 2022 / Sayı: 352

I- GİRİŞ

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “Zarar Mahsubu” başlıklı 9. maddesi ile kurumlar vergisi mükellefleri, her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek ve beş yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların kurumlar vergisi beyannamelerinde yer alan zararları, kurumlar vergisi matrahının tespitinde kurum kazancından indirebilecekleri hüküm altına alınmıştır.

Mükelleflerce bir hesap dönemi içerisinde oluşan zararın, müteakip 5 hesap döneminde oluşacak kârlarla mahsup edilememesi halinde mahsup imkanı ortadan kalkmaktadır.

Bu yazımızda, vergi mevzuatı, gelir idaresinin görüşleri ve 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde yer alan açıklamalar çerçevesinde kurumlar vergisi matrahının tespitinde kurum kazancından indirebilecek zararlar hakkında açıklamalara yer verilecektir.

II- KURUMLAR VERGİSİ KAPSAMINDA GEÇMİŞ YIL ZARARLARI

Kurumlar vergisi beyannamesinde, her yıla ilişkin tutarlar ayrı ayrı gösterilmek ve 5 yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar kurum kazancından indirilebilecektir.

Mükelleflerce bir hesap dönemi içerisinde oluşan zararın, müteakip beş hesap döneminde oluşacak kârlarla mahsup edilememesi halinde mahsup imkanı ortadan kalkmaktadır. Ancak kurum aradaki bir hesap döneminde zarar mahsubu imkânını kullanmasa dahi, kanunun tanıdığı süre içinde, izleyen diğer hesap dönemlerinde geçmiş yıl zararının mahsubunu gerçekleştirebilecektir.

Geçmiş yıl zararı, indirim imkanının doğduğu ilk hesap döneminde kurum kazancından düşülmelidir. Düşülmezse izleyen dönemlerde indirim hakkı ortadan kalkacaktır. Mahsup hakkını kullanmayan mükelleflerin sonradan düzeltme beyannamesi vermek suretiyle kullanmaları mümkün değildir(1).

Konu ile ilgili verilen Özelge’de; “…birden fazla dönemin zararla sonuçlanması durumunda, zarar mahsubunda en önceki yıl zararından başlanmak suretiyle mahsup işlemi yapılmalıdır. Zarar mahsubunun azami beş yıllık süre içerisinde yapılabilmesinin mümkün olması, en önceki yıl zararının mahsubunu zorunlu kılmaktadır.

Buna göre geçmiş yıllara ait zararların, beş yıllık süre içinde olmak kaydıyla, dönem kârının mevcut olduğu ilk dönemden itibaren mahsup edilmesi gerekmekte olup dönem kârının mevcut olduğu hesap döneminde mahsup edilmeyen geçmiş yıl zararlarının, sonraki dönemlerde mahsup edilmesi mümkün bulunmamaktadır.”(2) şeklinde görüş verilmiştir.

Yapılan yoklama ve araştırmalar neticesinde işine devam ettiğine dair herhangi bir bilgi veya belgenin bulunmaması nedeniyle mükellefiyet kaydı resen terk ettirilen ve ara dönemde vergisel ödevlerin yerine getiremeyen mükellefin yeniden işe başlaması halinde geçmiş yıllara ait zararların mahsubu kurumlar vergisi beyannamesinde indirim konusu yapması mümkün değildir(3).

Konu ile ilgili olarak mali idarenin verdiği Özelge’de; “…Şirketinizin re’sen terkten önceki dönemlerle ilgili kurumlar vergisi beyannamelerinin tetkikinden her yıla ilişkin zarar tutarlarının ilgili beyannamelerde ayrı ayrı gösterildiği ancak geçmiş yıl zararlarının gösterilmediği, ayrıca 31.12.2016 tarihi itibariyle resen mükellefiyet terk işleminin yapıldığı ve 28.03.2018 tarihi itibariyle yeni mükellefiyet tesis işleminin yapıldığı ve ara dönemde vergisel ödevlerin yerine getirilmediği görülmüştür. Bu nedenle geçmiş yıl zararlarının 2018 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.”(4) şeklinde görüş ve açıklamalara yer verilmiştir.

Konu hakkında Danıştay 3. Dairesi’nin vermiş olduğu Karar’da; “Hatay 1. Vergi Mahkemesinin “5520 Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 9. maddesinde ve bu Kanunun uygulanmasına dair olarak yürürlüğe konulan 1 seri numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin (9) numaralı bölümünde; kurumlar vergisi beyannamesinde her yıla dair tutarların ayrı ayrı gösterilmek ve beş yıld…

Görüntülenme Sayısı