E-Yaklaşım / Şubat 2025 / Sayı: 386
I- GİRİŞ
Kabaca küçük parsellerin birleştirilmesi olarak bilinen arazi toplulaştırması, tarımsal üretimdeki verimliliği artırmak amacıyla planlanmıştır. Arazi toplulaştırma faaliyeti, ilgili kamu idaresi tarafından taşeron firmalar aracılığıyla yapılmakta ve uygulamada zaman zaman köylülere ait ekipmanlar kullanılmakta ve doğal olarak bu iş karşılığında bir bedel ödenmektedir.
Bu çalışmada kooperatiflere ait taşınmazların toplulaştırma işlemine tabi tutulmasından sonra yine kooperatif üyelerine bedelsiz dağıtılması halinde gerçekleşecek vergi uygulamaları yazımız içerisinde açıklanacaktır.
II- ARAZİ TOPLULAŞTIRMASI
Arazi toplulaştırması, arazilerin doğal ve yapay etkilerle bozulmasını ve parçalanmasını önlemek, parçalanmış arazilerde ise doğal özellikleri, kullanım bütünlüğü ve mülkiyet hakları gözetilerek birden fazla arazi parçasının birleştirilip ekonomik, ekolojik ve toplumsal yönden daha işlevsel yeni parsellerin oluşturulmasını ve bu parsellerin arazi özellikleri ve alanı değerlendirilerek kullanım şekillerinin belirlenmesini ve arazi geliştirme hizmetlerinin sağlanmasını ifade eder. Arazi Toplulaştırması ile birlikte uygulanan tarla içi drenaj, tarla içi yol ve tahliye ile toprak ıslahı gibi çalışmaların bütününe ise “Tarla İçi Geliştirme Hizmetleri” denilmektedir.
Tarım işletmelerinin sahip oldukları küçük, parçalı ve dağınık arazileri modern tarım işletmeciliğine göre yeniden düzenleyerek, daha az zaman, işgücü ve sermaye kullanımı sağlamak, üretim faktörlerinden en iyi biçimde yararlanarak tarımsal üretimi ve tarım işletmelerinin verimliliğini artırmak ve kırsal kesimdeki nüfusun hayat standartlarını yükseltmektir.
Arazi toplulaştırmasını zorunlu kılan nedenler aşağıda sıralanmıştır;
. Arazi parçalanmasının tarım işletmelerinde işgücü, girdi, sermaye ve üretim kayıplarını artırması,
. Arazilerin bir kısmının mevcut servis yolları, sulama ve drenaj kanallarından yararlanamaması,
. Parsellerin miras yoluyla bölünmesi veya şekillerinin bozuk olması,
. Sulama, toprak muhafaza veya devlet yolu gibi projelerle yeni kanal ve yollarla parsellerin daha da parçalanması,
. Topografik yapının parsel sınırlarına bağlı kalmaksızın arazi tesviyesini gerektirmesi
. Sulama, karayolu, otoyol ve demiryolu gibi kamu yatırımlarında kamulaştırma bedellerinin yüksekliği vb. gerekçelerden biri veya birkaçının bir arada mevcut olması arazi toplulaştırmasını gerekli kılmaktadır.
Ülkemizde arazi toplulaştırma çalışmalarına ilk olarak 1961 yılında başlanmıştır. İlk çalışma Konya İli Çumra İlçesi’ne bağlı Kargın Köyü’nde yapılmıştır. Burada yapılan toplulaştırma dar anlamda yapılmış olup sadece parsellerin gruplandırılması şeklinde olmuştur. 1961 yılından 2002 yılına kadar 41 yıl boyunca 450 bin hektar alanda çalışmalar yürütülmüştür. Arazi toplulaştırması 2002 yılında hız kazanmaya başlamış ve özellikle 2009 yılından sonra GAP projesi ile büyük bir ivme kazanarak 59 ilde 7 milyon ha alanı kapsayan bir proje durumuna gelmiştir.
Tarım kesiminde yaşayabilir işletmeler kurmak ve tarım arazilerinin rasyonel kullanımını sağlamak amacıyla parsel büyüklüklerinin optimum ölçülerde oluşması, mevcut parsel deseninin parseller arası ulaşım, modern sulama ve tarımsal mekanizasyon tekniklerinin gereksinimlerine göre yeniden düzenlenmesi ve gerekli olması durumunda tarla içi geliştirme hizmetlerinin yapılması için; arazinin yarısından çoğuna malik bulunan ve sayıca maliklerin yarısından fazlasını oluşturanların muvafakatı üzerine isteğe bağlı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın veya Toprak Koruma Kurulu’nun talebi üzerine kamu yararı gözetilerek isteğe bağlı olmaksızın, arazi toplulaştırması yapılmak üzere cumhurbaşkanı kararı ile proje sahası belirlenir. Cumhurbaşkanı kararı toplulaştırma ve diğer işlemler yönünden kamu yararı kararı sayılır. Bu kararın Resmî Gazete’de ilanından sonra, toplulaştırma alanı sınırları da belirtilmek suretiyle ilgili muhtarlık veya belediye ve mahallin en büyük mülki idare amirine bildirilir, karar mahallinde alışılmış araçlarla ilan edilir.