Yazar: Hamit TİRYAKİ*
I-
GİRİŞ
SGK istatistiklerine göre 2020 yılı
Aralık ayı sonu itibarıyla çalışan toplam 15.203.423 işçinin 6.390.019 kişisi
asgari ücret almaktadır. Bu sayı, toplam çalışanların % 42’sine isabet
etmektedir.
Asgari ücret alanların sektörlere ve
cinsiyete göre baktığımızda asgari ücretle çalışanların % 68’i erkek, % 32’si
kadındır. Asgari ücretle çalışanların yalnızca % 2’si kamu sektöründeyken %
98’i özel sektördedir.
2021 Ekim ayı itibarıyla işçi olarak
çalışan sayısı 16.270.696 kişidir.
DİSK’in yayımladığı “Asgari
Ücret Gerçeği-
Bazı işyerleri daha az sigorta ve
vergi ödemek için işçinin ücretini kayıtlarda daha düşük gösterebilmekte, farkı
elden ödemektedir. Konu yargının önüne geldiğinde farklı yöntemler ve ilkeler
kullanılarak gerçek ücretin tespitine mahkemeler çalışmaktadır.
Burada ifade ettiğimiz hususlar işçilik alacaklarıyla, iş kazası sonrasında ödenecek tazminatlarda esas alınacak ücretle ilgilidir. Gerçek ücretin tespiti konusu SGK’ya bildirilen kazançlarla ilgili olduğunda davanın taraflarına SGK da eklenmekte ve usule ilişkin ciddi değişiklikler ortaya çıkmaktadır: Kuruma ödenmesi gereken sigorta primlerinin hesabında gerçek ücretin/kazancın esas alınması gerekmekte olup hizmet tespiti davalarının kamusal niteliği gereği, çalışma olgusu her türlü kanıtla ispatlanabilmesine karşın ücret konusunda aynı genişlikte ispat serbestliği söz konusu değildir ve değinilen maddelerde(2) yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Ücret tutarı maddede belirtilen sınırları aştığı takdirde (2022 Yılında bu sınır 6.640,00 TL’dir), tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe sahip olarak düzenlenmiş bulunmaları kaydıyla, sigortalının imzasını içeren aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle kanıtlanması olanaklıdır. Yazılı delille ispat sınırının altında kalan miktar için tanık dinlenebileceği gibi, tespiti istenen miktar sınırı aşsa dahi varlığı iddia edilen çalışmanın öncesine ve sonrasına ait yazılı delil başlangıcı sayılabilecek belgeler bulunuyorsa tanık dinlenmesi mümkündür(3).
II-
YARGITAY’IN GERÇEK ÜCRETİ BELİRLEMEDE DİKKATE ALDIĞI HUSUSLAR