Yazar: Fahrettin YÜKSEK*
E-Yaklaşım / Nisan 2024 / Sayı: 376
I- GİRİŞ
Ülkemizde yıllarca ciddiye alınmayan çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusu, 2012 yılında çıkarılan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile en azından kapsama alınan işyerleri yönünden çalışma hayatına bir çeki düzen getirmiştir. Olası riskler ve kazalar yönünden hala dünya standartlarına göre çok sayıda vukuat yaşansa da İSG eğitimlerinin yaygınlaşması, eğitim kalitesinin artması ve İSG kültürünün yerleşmesiyle ölümlü veya ciddi yaralanmalı kaza sayısında oransal yönde düşüşler gözlenmektedir. İşverenlerin işe aldıkları çalışanlarına ilk eğitimlerini yine yapılan iş tehlike sınıfına göre periyodik İSG eğitimlerini vermek konusunda oluşan rutinine rağmen bilhassa işe yeni başlayacağından ötürü eğitim verdikleri personeline henüz işe fiilen başlamadıkları düşüncesiyle eğitim tarihinde sigorta girişi ve hizmet bildirimi yapmamakta oldukları sık karşılaşılan durum olarak önümüze çıkmakta bu yönüyle tespit edilen uygunsuzluklar nedeniyle işverenler cezai yaptırımlarla muhatap olmaktadırlar.
II- YASAL MEVZUAT VE KONUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Tanımlar” başlığı altındaki 3. maddesinde Sigortalı; Kısa ve/veya uzun vadeli sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken veya kendi adına prim ödemesi gereken kişi şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanun’un “Sigortalı Sayılanlar” başlığı altında yer alan 4. maddesindeyse; “Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar …” tanımlamasıyla konumuz özelinde değineceğimiz 4a sigortalılara işaret edilmiştir.
4857 sayılı iş Kanunu’nun 8. maddesinde İş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. İş sözleşmesi, Kanunda aksi belirtilmedikçe, özel bir şekle tâbi değildir denilmekte olup yine 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 393. maddesinde; Hizmet sözleşmesi, işçinin işverene bağımlı olarak belirli veya belirli olmayan süreyle iş görmeyi ve işverenin de ona zamana veya yapılan işe göre ücret ödemeyi üstlendiği sözleşmedir şeklinde tanımlamalara yer verilmiştir.
Yukarıda yer alan tanımlamalar çerçevesinde genel olarak işçinin işverenine karşı bağımlılığından bahsedilmektedir.
15.05.2013 tarih 28648 sayılı Resmî Gazetede yayınlanan Çalışanların iş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik- İşverenin yükümlülükleri başlığı altında yer alan 5. Maddesinde; “İşveren, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile ilgili;
- a) Programların hazırlanması ve uygulanmasını,
- b) Eğitimler için uygun yer, araç ve gereçlerin temin edilmesini,
- c) Çalışanların bu programlara katılmasını ve katılımların eğitim katılım tutanağı ile kayıt altına alınmasını,
ç) Program sonunda katılanlar için eğitim belgesi düzenlenmesini sağlar.”
hükümleri mevcuttur.
Aynı yönetmeliğin Eğitimin maliyeti ve eğitimde geçen süreler başlığı altında yer alan 8. Maddesinde; İş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin maliyeti çalışanlara yansıtılamaz. Eğitimlerde geçen süre çalışma süresinden sayılır hükmü mevcut olup bu hüküm çerçevesinde iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri esnasında eğitime katılanlar fiilen çalışıyormuş gibi değerlendirildiğinden bahsi geçen sürelerde sigortalılık gerekmektedir.
Daha önce değindiğimiz üzere işçinin işverene karşı bağımlılığı iş akdinin en önemli unsurlarından olup bu bağlılık işverenin işçisine iş öncesi iş sağlığı ve güvenliği eğitiminin verileceği zamanı ve mekanı bildirerek işçinin katılımını sağlamasını, işçinin de verilen direktife uyarak gerekli katılımda bulunmasını da kapsamakta dolayısıyla eğitim başlangıç anı çalışmanın başladığı an olarak değerlendirilmektedir. Bu hususu bir örnekle açacak olursak; Mobilya imalat işi yapılan bir işyerinde mobilya imalat ustası olarak iş başvurusunda bulunan şahsa 01.02.2024 tarihinde İSG eğitimlerinin verilerek şahsın 02.02.2024 tarihinde bizzat mobilya imalat ustası olarak fiilen çalışmaya başlaması durumunda işçinin işe giriş bildiriminin fiilen işyerinde çalışmaya başladığı tarih olan 02.02.2024 değil İSG eğitimine başladığı 01.02.2024 tarihi baz alınarak yapılması gerekmektedir.
İşyerlerinde meydana gelen kazalar nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu’nca yapılan iş kazası soruşturmalarında işyerine ait incelenen defter ve belgelerin yanında bilhassa kazanın oluşumunda kusur oranlarının belirlenmesi hususunda işverenin kazalıya gerekli iş sağlığı ve güvenliği konulu eğitimleri verip vermediği hususundaki incelemeler önem arz etmekte bu esnada işyerinden talep edilen İSG konulu genel belgeler, kazalının özlük dosyasında yer alan belgeler vb. mevzuat gereğince ihtiyaç duyulan tüm belgeler incelenmekteyken sıklıkla karşılaşılan durumlardan biri verilen iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine ait katılım çizelgelerinde ismi geçen şahısların eğitim tarihi itibariyle sigortalılığının bulunmadığı hususudur. Böyle bir durumda eğitim çizelgesinde ismi bulunup sigortalılığı o tarihte gerçekleştirilmemiş her bir şahıs için işe giriş bildiriminin yasal süresi dahilinde yapılmadığından 5510 sayılı Kanun’un 102/a maddesi gereği 2 asgari ücret tutarında idari para cezası ile aynı şahsın en az 1 gün sigortalılığının eksik bildirildiğinden 5510 sayılı Kanun’un 102/m maddesinde yer alan;
Kurumun prim tahakkukuna ve sigortalıların sosya…