Yaklaşım Logo

Anonim Şirketlerde Çağrısız Genel Kurul

MevzuautTR Reklam

Yazar: Özdem SATICI TOPRAK*

E-Yaklaşım / Ocak 2024 / Sayı: 373

I- GİRİŞ

Anonim şirket, sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şirkettir. Anonim şirketlerin her yıla ait olağan genel kurul toplantılarını bir sonraki hesap yılının ilk üç ayı içinde yapmaları gerekmektedir. Genel kurul pay sahiplerinin şirket faaliyetleri ile ilgili olarak bilgilendirildikleri toplantılardır. Yönetim kurulunun alacağı toplantı kararıyla başlayan süreç pay sahiplerinin toplantıya davet edilmeleri ile devam eder. Bununla birlikte anonim şirketlerde çağrı yapılmaksızın genel kurul toplantısı gerçekleştirme imkanı da sağlanmış; ancak çağrısız genel kurulun icra edilebilmesi belirli şartlara bağlanmıştır.

II- ANONİM ŞİRKETLERDE GENEL KURUL

A- GENEL KURUL TOPLANTISI

Anonim şirketlerde pay sahipleri şirket işlerine ilişkin haklarını genel kurulda kullanırlar (TTK Md.407/1). Genel kurullar olağan ve olağanüstü toplanır. Her faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılması gereken olağan toplantılarda organların seçimine, finansal tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, kârın kullanım şekline, dağıtılacak kâr ve kazanç paylarının oranlarının belirlenmesine, yönetim kurulu üyelerinin ibraları ile faaliyet dönemini ilgilendiren ve gerekli görülen diğer konulara ilişkin görüşmeler yapılır. Olağanüstü toplantının ise yapılma zorunluluğu yoktur. Dolayısıyla anonim şirketlerde gerektiği takdirde genel kurul olağanüstü toplantıya çağrılır (TTK Md.409/1-2).

B- ÇAĞRI VE GÜNDEM

Genel kurul, süresi dolmuş olsa bile, yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir. Tasfiye memurları da, görevleri ile ilgili konular için, genel kurulu toplantıya çağırabilirler (TTK Md.410/1). Gündem, genel kurulu toplantıya çağıran tarafından belirlenir (TTK Md.413/1). Toplantı çağrısı esas sözleşmede gösterilen şekilde, şirketin internet sitesinde ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlanan ilanla yapılır (TTK Md.414/1).

III- ÇAĞRISIZ GENEL KURULUN ŞARTLARI

A- TÜM PAY SAHİPLERİNİN HAZIR OLMASI VE İTİRAZDA BULUNULMAMASI

Anonim şirketlerde bütün payların sahipleri veya temsilcileri, aralarından biri itirazda bulunmadığı takdirde, genel kurula katılmaya ve genel kurul toplantılarının yapılmasına ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla, çağrıya ilişkin usule uyulmaksızın, genel kurul olarak toplanabilir ve bu toplantı nisabı var olduğu sürece karar alabilirler (TTK Md.416/1). Bu halde çağrısız yapılan genel kurul toplantılarında geçerli bir biçimde karar alınabilmesi için toplantı yetersayısı şirket sermayesini temsil eden payların yüzde yüzüdür([1]). Çağrısız genel kurul olağan veya olağanüstü genel kurul olabilir.

Dolayısıyla, çağrısız genel kurul yapılabilmesi konusunda tüm pay sahiplerinin rızası ve toplantıda asaleten ya da temsilen hazır bulunmaları, bu nisabın toplantı bitimine kadar devam etmesi şarttır. Buna karşılık toplantının çağrısız yapılmasına ilişkin itirazın gündeme geçilinceye kadar yapılması gerekmekte; itirazın bu süreden sonra yapılması ise genel kurulun karar alma ehliyetini ortadan kaldırmamaktadır([2]). Bakanlık temsilcisi de genel kurulun, çağrısız toplanması halinde pay sahiplerinin veya temsilcilerinin tümünün hazır bulunup bulunmadığını, toplantının bu şekilde yapılmasına itiraz olup olmadığını ve nisabın toplantı sonuna kadar korunup korunmadığını incelemekle yükümlüdür (AŞGKTUEBTBBTHY([3]) Yön.Md.8/1-ç).

Yargıtay konuyla ilgili bir kararında çağrısız genel kurul toplantısına davet edilmeyen ve hakkında hukuki sorumluluk davası açılması yönünde karar alınan yönetim kurulu üyesinin toplantıya iştirak etse dahi kendi sorumluluğuna ilişkin kararda oy hakkı bulunmadığından katılımının bir önemi olmadığından bahisle davalı tarafından ileri sürülen iddiaları yerinde görmemiş; söz konusu kararda özetle, toplantıya katılamayan paydaşın genel kurula katılma hakkının ortadan kaldırıldığını, böylece davacı ortağın toplantıya katılma ve dolayısıyla kendisini savunma hakkının kısıtlandığını, alınan kararın davacı aleyhine olmasının sonucu değiştirmediğini belirterek çağrısız genel kurul toplantısında tüm ortakların katılımının önemine dikkat çekmiştir([4]). Yine yüksek mahkeme konuyla ilgili başka bir kararında çağrısız genel kurul toplantılarında tüm ortakların katılımının sağlanmamış olmasının mutlak butlanla yok hükmünde olduğunu, bu şekildeki genel kurul toplantılarının iptali için üç aylık hak düşürücü sürenin işletilemeyeceğini ifade etmiştir([5]). 

Belirtmek gerekir ki, düzenlemede genel kurula katılmaya ve genel kurul toplantılarının yapılmasına ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla” ibaresi mevcut olduğundan çağrısız genel kurul toplantılarında toplantının çağrı dışındaki yükümlülükleri ortadan kalkmamakta ve dolayısıyla bakanlık temsilcisi talebi, toplantı tutanağının tanzimi, nisaplar, tutanağın imzalanması, tescil ve ilanı gibi diğer yükümlülükler aynen devam etmekte; sadece toplantı çağrısına ilişkin aşama devre dışı kalmaktadır.

Diğer Yazılar
Görüntülenme Sayısı
Şimdi Abone-Ol

ABONE OL

Podcst Dinle
En Çok Okunanlar