Alt İşvereninin İdari Para Cezası Borcu Bulunan Asıl İşverenler Hangi Teşvik Kodlarını Seçebilir?

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

 

Yazar: Bünyamin ESEN*

 

E-Yaklaşım / Kasım 2024 / Sayı: 383

 

 

I- GİRİŞ

 

Ülkemizde sosyal sigortalar primleri dahil olmak üzere sosyal sigortalar ile ilgili temel düzenlemeler 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu([1]) ile yapılmaktadır. Ülkemizde uygulanan sosyal sigortalar prim teşviklerinin önemli bir kısmının uygulama esasları da söz konusu Kanunda düzenlenmiştir. Öte yandan prim teşvikleri 5510 sayılı Kanun yanında 4447 sayılı Kanun([2]), 4847 sayılı İş Kanunu([3]) veya 5225 sayılı Kültür Yatırımları ve Girişimlerini Teşvik Kanunu([4]) gibi çeşitli kanunlarda düzenlenmiş olabilmektedir. Ancak tüm prim teşvikleri arasında işverenlerin en çok yararlandığı teşvik türü 05510 kodu ile 5510 sayılı Kanun’un 80/(ı) maddesi gereğince uygulanan ve kamuoyunda “5 Puanlık Prim Teşviki” olarak bilinen teşviktir.

 

Her ne kadar farklı prim teşviklerinin farklı koşulları bulunsa da genel olarak prim teşvikinden yararlanacak işyerinin Sosyal Güvenlik Kurumu’na prim, idari para cezası ve sair borçlarının bulunmaması ve Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi (MUHSGK) bildirimlerinin yasal süresi içerisinden yapılması şartı aranılan temel şartlar arasındadır. Her bir işyeri bazında muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmaması uygulaması Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından çeşitli genelgeler gereğince alt işverenlerden kaynaklanan borcun da bulunmaması şeklinde uygulanmaktadır. Başka bir ifade ile alt işvereni (taşeronu) olan işverenlerin alt işverenlerinin SGK’ya olan borçlarından ötürü teşviklerden yararlanamaması söz konusu olmaktadır.

 

Danıştay 10. Dairesi’nce verilen 11.06.2024 tarihli bir karar ile  “Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranının işveren hissesinden beş puanlık indirim” (5 Puanlık Teşvik) ile ilgili olarak SGK’nın 13.11.2008 tarihli ve 2008/93 sayılı Genelgesinin “Alt İşvereni Bulunan İşyerleri ve Alt İşverenlerle İlgili İşlemler” başlıklı 9. maddesinin idari para cezaları ve fer’ileri yönünden iptaline hükmedilmiştir([5]). Söz konusu iptal karar sonrasında alt işvereni olan işverenlerin alt işverenlerin idari para cezaları ve fer’ilerinden dolayı 5 Puanlık Teşvikten yararlanamama sınırlaması ortadan kalkmış bulunmaktadır.

 

Öte yandan alt işverenlerin hangi borçlarından dolayı hangi teşviklerden yararlanılamayacağı halen kamuoyunda tereddüde neden olan bir husus olarak devam etmektedir. Bu nedenle alt işvereni olan işyerlerinin hangi teşviklerden hangi koşullarda yararlanabileceği konusunun aydınlatılmasına ihtiyaç bulunmaktadır.

 

Bu makalede öncelikle işverenlerin prim teşviklerinden yararlanma için yerine getirilmesi gereken genel koşullar izah edilmiş, sonrasında 5 Puanlık Prim Teşvikinden yararlanmak için SGK’ya ödeme vadesi geçmiş borcu olmamaya ilişkin süregelen uygulama açıklanmış ve nihayetinde Danıştay’ın ilgili kararı sonrasında alt işverenin idari para cezası bulunması halinde asıl işverenin teşvik bildiriminde seçemeyeceği kanun numaraları izah edilmiştir.

 

II- TEŞVİKLERDEN YARARLANMA İÇİN BORÇSUZLUK KOŞULUNUN UYGULANMASI

 

Ülkemizde uygulanmakta olan sosyal sigortalar prim teşvikleri 5510 sayılı Kanun, 4447 sayılı Kanun , 4847 sayılı İş Kanunu  veya 5225 sayılı Kültür Yatırımları ve Girişimlerini Teşvik Kanunu  gibi çeşitli Kanunlarda düzenlenmiş bulunmaktadır. Ne var ki, tüm prim teşvikleri arasında işverenlerin en çok yararlandığı teşvik türü 05510 kodu ile 5510 sayılı Kanun’un 80/(ı) maddesi gereğince uygulanan ve kamuoyunda “5 Puanlık Prim Teşviki” olarak bilinen teşviktir. Öyle ki, Devletçe verilen prim teşviklerinin yüzde 80’i işverenlerin bu teşvikten yararlanmaları suretiyle sağlanmaktadır. Bunun temel nedeni 5 Puanlık Teşvikin uygulama kolaylığıdır.

 

Bu çerçevede 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 81. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde yer alan malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı işveren hissesi beş puanlık indiriminden “5 Puanlık Teşvik”ten yararlanmanın usul ve esasları SGK’ca çeşitli tarihlerde çıkartılmış bulunan 2008/93([6]), 2009/139([7]), 2011-45([8]), 2020/1([9]), 2021/26([10]) ve 2021/30([11]) sayılı Genelgelerde açıklanmıştır.

 

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 81. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde yer alan malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı işveren hissesi beş puanlık indiriminden “5 Puanlık Teşvik”ten uygulamasının temel esaslarını belirleyen 2008/93 sayılı Genelgenin “9- Alt İşvereni Bulunan İşyerleri ve Alt İşverenlerle İlgili İşlemler” başlıklı bölümünde; 5510 sayılı Kanun’un 81/(ı) bendindeki “malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin işveren hissesinin beş puanlık kısmının Hazinece karşılanabilmesi için her bir işyeri bazında muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmaması gerektiği” hükmü hatırlatılarak “asıl işverenin söz konusu indirimden yararlanmak amacıyla aylık prim ve hizmet belgesini 5510 sayılı Kanun türünü seçerek SGK’ya gönderebilmesi için, gerek kendisinden gerekse kendisinden iş alan alt işverenlerden kaynaklanan muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmaması gerekmekte” olduğu hükmü getirilmiş bulunmaktadır.

 

Esasen 2008/93 sayılı Genelge 5510 sayılı Kanun’un 81/(ı) bendinin hükmünü genişletici bir şekilde yorumlamakta ve alt işverenin borcundan dolayı asıl işvereni de sorumlu tutarak teşviklerden yararlandırmamaktadır. Bu hükmün temel hukuki ve yasal gerekçesi ise 5510 sayılı Kanun’un 12. maddesi ile alt işverenin borçlarıyla ilgili olarak asıl işverene yükletilmiş olan müşterek müteselsil sorumluluktur (5510, Md. 12).

 

2008/93 sayılı SGK Genelgesi’ndeki bu hükme göre asıl işverenin her ne kadar kendi çalıştırmış olduğu sigortalılardan dolayı SGK’ya muaccel borcu bulunmasa da kendisinden iş alan alt işverenlerin SGK’ya muaccel borçlarının bulunması ve bu borçlardan alt işverenlerle birlikte sorumlu olması nedeniyle teşvikten yararlanamamakta ve 05510 sayılı Kanun türünü seçmek suretiyle MUHSGK/ Aylık Prim ve Hizmet Belgesi gönderememektedir.

 

Daha açık bir ifade ile, özel sektör işverenlerinin malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı işveren hissesi beş puanlık indiriminden yararlanabilmeleri için gerek kendisi gerekse kendisinden iş alan alt işverenlerinin SGK’ya muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmaması kesin bir şart olarak aranılmaktadır.

 

III- DANIŞTAY KARARININ KAPSAMI VE İÇERİĞİ

 

Söz konusu hükümle ilgili olarak SGK aleyhine Danıştay 12. Dairesinin 2019/5932 Esasına kayden açılan, bilahare Danıştay 10. Dairesinin 2020/2727 Esasına kayden devam eden dava sonucu verilen 11.06.2024 tarihli ve 2024/2504 sayılı Karar ile 2008/93 sayılı SGK Genelgesinin “Alt İşvereni Bulunan İşyerleri ve Alt İşverenlerle İlgili İşlemler” başlıklı 9. maddesinin “idari para cezaları ve fer’ileri([12]) yönünden” iptaline hükmedilmiştir. Danıştay söz konusu iptal hükmüne esas olarak suç ve cezada şahsilik ilkesini göstermiş bulunmaktadır.

 

İptal hükmünün uygulamasının sağlanması amacıyla da SGK tarafından 13.08.2024 tarihli 2024/11 sayılı “2008/93 No.lu Genelge Değişikliği” konulu genelge yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Yapılan değişiklik kapsamında alt işvereni olan asıl işverenlerin 5 Puanlık Teşvikten yararlanabilmeleri için kendi sigortalılarından kaynaklanan muaccel sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme….

Görüntülenme Sayısı