Yaklaşım Logo

29.12.2013 – Ümitsiz işsiz ordusu

Ümitsiz işsiz ordusu

MevzuautTR Reklam


Çalışmak istediği halde iş bulamayan ve sonunda iş aramaktan vazgeçenler ‘ümidi kırılmış işgücü’ olarak adlandırılıyor. Bu kişiler, işgücü analizlerinde “işgücüne dâhil olmayanlar” içinde ele alınır. Yani ne işsiz sayılırlar ne de çalışan.
İlk kez iş arayanlar ya da daha önce sahip oldukları işleri kaybedenler, tam zamanlı, güvenceli, iyi düzeyde ücreti olan bir iş bulamadıklarında, yaşamış oldukları işsizlik baskısıyla daha az seçici olmaya başlıyorlar. İşsiz kaldıkları belirli bir süre sonra düşük ücretli, part-time, geçici veya kayıt dışı işleri bile kabul edebiliyorlar. Ancak iş bulamadıklarında da iş aramaktan vazgeçip kendi köşelerine çekiliyorlar.


Almış oldukları eğitim ve vasıf düzeylerinin iş bulmaya yetmeyeceğini düşünüyorlar. Bu durumda olanların büyük bir bölümü iş aramaktan vazgeçiyor. Bir kısmı da, örneğin gençler, eğitimlerine devam etme kararı alabiliyorlar. Böylece kendilerine “işsiz” ya da “ümidini kaybetmiş işgücü” denmemiş oluyor. Yani, tekrar “öğrenciyim” diyebiliyorlar.
TÜİK’in 2013 Eylül rakamlarına göre ümidi kırılmış işgücünü de içeren işgücüne dâhil olmayanların sayısı 27 milyon 151 bin kişiye ulaştı. Bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında, 239 bin kişi daha işgücü piyasasının dışına çıkmış durumda.

Köşelerine çekiliyorlar
İşin bir başka yönü de kendi köşesine çekilen bu insanlardan tam olarak yararlanılamaması sebebiyle ekonomik açıdan kayba uğruyor olmamız. Ayrıca bu kişiler başkalarına yani anne  baba veya akrabalarına muhtaç şekilde yaşamlarını sürdürdükleri için, bağımlılık oranının artmasına yol açıyorlar. Özellikle ekonomik kriz dönemlerinde bu kişilerin sayılarının arttığı görülüyor. 
Eylül 2013 itibariyle Türkiye’de iş aramaktan vazgeçmiş, yani iş bulma ümidini yitirmiş kişilerin sayısı 592 bin kişi. Ne var ki, bu insanlar sadece bir istatistikten ya da sayısal bir veriden ibaret değil. Her bir rakam gerçek birer insan.

Sosyal yardım almaya alışan ‘İşe dönmüyor’
Ümidi kırılmış işgücü iş bulamayınca sosyal yardımlara muhtaç hale geliyor. Sosyal yardım almaya başlayan kişilerin de ne yazık ki, sosyal yardımlara alıştığı ve yeniden çalışmaya dönmediklerini görüyoruz. Ayrıca herhangi bir işe girdiklerinde ki bunlar daha ziyade düşük ücretli işler oluyor, sosyal yardımları kesiliyor. Bu nedenle çalışmak yerine sosyal yardım alıp evde ya da kahvehanede oturmayı tercih edebiliyorlar.
Ülkemizde aktif işgücü piyasası politikaları etkin olarak uygulanıyor. İŞKUR’a kayıtlı işsizlere eğitim verilerek becerileri artırılıyor. Ancak ümidi kırılan kişiler bir daha iş aramayarak bu imkânlardan yararlanmayıp sosyal yardım almaya başlıyorlar.

Sadece yüzde 1 dönüyor!
Rakamlar gösteriyor ki, sosyal yardım alanların çok küçük bir bölümü yeniden işe yerleştirilebiliyor. 2012 yılı verilerine göre sosyal yardım alan kişi sayısı 6 milyon 370 bin. Bu kişilerden 21.755’i istihdama yönlendirilmiş. Yani yüzde 1’inden daha az.
Sosyal yardım alanların mesleki eğitime yönlendirilebilmeleri çok zor. Sosyal yardım alan kişilerden sadece 61 bini mesleki eğitime tabi tutulmuş.
İşgücü piyasasında iş aramayı bırakmış kişiler sosyal yardımlara muhtaç hale geliyor. Sosyal yardım alanları da ne yazık ki, istihdama yeniden döndüremiyoruz. Dolayısıyla ümidi kırılmış işgücü sayısını azaltmamız gerekiyor. Aksi takdirde ekonomiye çok ciddi bir zarar verilmesi yanında, çalışabilecek durumda olduğu halde çalışamayan, sosyal yardıma muhtaç ve hem kendine güvenini, hem de becerilerini kaybeden ciddi bir topluluk ortaya çıkacak.

Türklerin bir iş bulma şansı yüzde 77

Bir diğer önemli gösterge de, “iş arayan bir kişinin
1 yıl içinde iş bulma şansı”. Bu gösterge itibariyle, Türkiye’de iş arayan bir kişinin 1 yıl içinde iş bulma şansı yüzde 77. Tüm bu rakamlardan da anlaşıldığı üzere, benzer işsizlik oranına sahip ülkelerde işgücü piyasası eğilimlerinde önemli farklılıklar söz konusu.
Bu noktada önemli olan hükümetlerin uyguladıkları politikalar. Mesleki eğitim ve iş bulma faaliyetlerine önem veren ülkelerde bu oranların yüksek olduğu görülüyor.
 

Dünyada 39 milyon kişi iş aramıyor!

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), geçtiğimiz aylarda yayınladığı “Küresel İstihdam Eğilimleri 2013: İkinci İstihdam Düşüşünden Çıkış” Raporu’nda, geçen yıl dünya genelinde 39 milyon insanın istihdam imkânlarına ulaşamamaları sebebiyle iş aramaktan vazgeçtiklerini ortaya koydu. Raporda işgücüne dâhil olmama eğilimindeki bu yükselişin, yani iş bulma ümidi olmayanların sayısındaki artışın, işsizliği gizlediğini, oysaki bu durumda olanlar da eklendiğinde işsizliğin çok ciddi boyutlara ulaşabileceği ifade edilmişti.





Milliyet Gazetesi – 29.12.2013

Diğer Yazılar
Görüntülenme Sayısı