26.05.2010 – Gayrimenkulü olanlar; “Asma Kabakçı” geliyor!

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Gayrimenkulü olanlar; “Asma Kabakçı” geliyor!

|Hürriyet Gazetesi| |26.05.2010|

 

ÖNCE Hasan Pulur’un “Asma Kabakçı” fıkrasını anlatalım.

 

Timurlenk öğle uykusuna yatmış, bir gürültüyle fırlamış, sokaktan hıyarcı geçiyor;
– Taze hıyar, körpe hıyar!..
Timurlenk kükremiş;
– Yakalayın şu herifi, hıyarları münasip bir yerine sokun!..
Hıyarcı başlamış gülmeye;
– Ne gülüyorsun ulan?
Herif kıkır kıkır;
– Nasıl gülmeyeyim, arkadan asma kabakçı geliyor!..


GELEN NE?
Fıkrayı okudunuz, şimdi sıra “gelen” daha doğrusu gelenlerle ilgili..
1. Emlak Vergisi:
Daha önce ayrıntılı olarak yazdığımız için biliyorsunuz.
Ülkede ekonomik kriz oldu. İnşaat maliyetleri, ev ve arsa fiyatları düştü. Buna rağmen, çok sayıda il ve ilçede, gayrimenkullerin “emlak vergisi asgari değeri” yüzde 500-1.000 hatta yüzde 5 bin-10 bin artırıldı. İtiraz hakkı olmayan vatandaş, “Bu değerleri tespit edenler Patagonya’da mı yaşıyor?” diye söylene söylene, yeni değerler üzerinden hesaplanan vergileri ödediler ya da ödeyecekler.
2. Kira Artışları:
Gelir Vergisi Kanunu’nun. 73. maddesine göre; kiraya verilen gayrimenkullerin kira bedelleri emsal kira bedelinden düşük olamıyor. Emsal kira bedeli de gayrimenkulün emlak vergisi değerinin, yüzde 5’i olarak hesaplanıyor.
Bu duruma göre, 2010 yılı kira gelirlerinin, kiraya verilen gayrimenkulün yüzde 500 ya da yüzde 1.000 artan yeni değeri üzerinden, beyan edilmesi isteniyor. Örneğin İstanbul Şişli Belediyesi, 19 Mayıs Caddesi’nde, asgari değeri öyle artırmış ki net alanı 140 metrekare olan bir dairenin, emlak vergisi değeri 1 milyon 300 bin
lira çıkıyor. Bu durumda, o daireyi kiraya veren, yılda asgari 65 bin lira kira beyan etmek zorunda!..
Hadi bakalım.. kiracı-mal sahibi tartışmalarına da hazır olun.
3. Veraset ve İntikal Vergisi:
Ölüm ya da bağış halinde, gayrimenkullerin değeri, emlak vergisi asgari değeri esas alınarak belirleniyor (VİVK. Md.10)
Mirasçılar ölümün acısıyla kıvranırken bir başka acı da miras kalan evin ya da arsanın, gerçeğin çok üzerinde belirlenen değerine göre, hesaplanan vergi nedeniyle olacak.
4. Tapu Harcı:
Gayrimenkullerin alım-satımı sırasında, alıcı ve satıcının ödediği (16,5 + 16,5) toplam binde 33 tapu harcının hesaplanmasına esas alınan değer, emlak vergisi asgari değerinden düşük olamıyor (Harçlar Kanunu Md. 63/2).
Buna göre, gerçek satış bedeli 600 bin lira, emlak vergisi asgari değeri 3 milyon lira olan arsa için, 3 milyon lira üzerinden “tapu harcı” ödenmesi gerekiyor! Benzer durum evler için de söz konusu!
5. Gelir Vergisi:
Gayrimenkullerin, edinme tarihinden itibaren 5 yıl (2007’den önce edinilenlerde 4 yıl) içinde elden çıkartılmasından doğan kazanç, “değer artışı kazancı” olarak gelir vergisine tabi (Gelir Vergisi Kanunu Mük. Md. 80/6).
Bu duruma göre, 2 yıl önce 400 bin liraya aldığı arsayı ya da evi, 500 bin liraya satan bir vatandaş, emlak vergisi asgari değeri 2 milyon lira belirlenmişse, 2 milyon liradan satış işlemi yapıp harç ödeyeceği yetmiyormuş gibi, yaklaşık 1 milyon 500 bin lira kazanç sağlamış gibi gözükecek. Bunun yani gözüken kazancın gelir vergisi de 500 bin lirayı aşacak.
Hadi bakalım, ayıkla pirincin taşını!..
Ne dersiniz, gayrimenkulü olanlara “asma kabakçı geliyor” demekte haksız mıyız?

 

 


 

Görüntülenme Sayısı