İşsizlik toplumsal barışı tehdit ediyor
Ne yazık ki, bir süredir Türkiye şehit haberleri ve özellikle Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgesinde bozulan toplumsal barışın derin izleri ile sarsılıyor. Bölgenin sosyo-ekonomik durumunun – her ne kadar tek başına etkili olmasa da – terör olayları üzerindeki etkisini sorgulamak oldukça önemli.
TÜİK tarafından yayınlanan işgücü piyasası verilerinden, Türkiye genelinde en yüksek işsizlik oranlarının Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde olduğu görülüyor. Bölgenin ekonomik yapısı, coğrafi ve sosyal koşulları düşünüldüğünde işsizlik rakamlarının bazı Doğu illerinde, Türkiye ortalamasının 2 katının üzerine çıkması başlangıçta şaşırtıcı gelmeyebilir. Bu anlamda, yüzde 20’yi aşan işsizlik oranlarıyla Batman, Mardin, Siirt ve Şırnak hem Türkiye’nin hem de bölgenin en yüksek işsizlik oranlarına sahip illeri olarak karşımıza çıkıyor.
TÜİK, 2014 yılı için il bazında veri yayınlamadı. 2014 yılı göstergeleri, NUTS 2 düzeyinde bölgesel verilerden oluşuyor. Ancak aşağıdaki tablolarda yer alan veriler dikkate alındığında, sonuçların pek farklı olmadığı açık.
Bölgeye yönelik teşvik ve yatırım destekleri ile genç nüfus potansiyeli düşünüldüğünde, işsizliğin bu kadar yüksek olmasını sosyo-ekonomik ve kültürel düzeyde bir kez daha sorgulamamız gerekiyor.
Yapılan bilimsel çalışmalar, bölgede yaşayan her iki kişiden birinin işsizliği, terörden sonra en önemli ikinci toplumsal problem olarak gördüğünü gösteriyor. Yani, halk – yapılan bunca yatırıma rağmen – işsizlik kabusuyla boğuşuyor.
Yatırımların düzeyi
Çatışmaların olmadığı dönemde, verilen yatırım teşviklerinin etkisiyle Diyarbakır, Mardin, Şanlıurfa, Batman ve Adıyaman başta olmak üzere çok sayıda doğu ili, sanayi bölgelerinde yaşanan hareketlilik ve yeni yatırımlar açısından dikkat çekti. Çözüm sürecine destek amacıyla Haziran 2012’de yürürlüğe konulan yeni Teşvik Yasası sayesinde, 6. bölge kapsamındaki Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi illerinde yapılacak yatırımlara önemli destekler sağlandı. Söz konusu yatırımlar, bölgede istihdamın yükselmesine de sebep oldu. Ancak ne yazık ki, işsizlik hala bölgenin en önemli problemlerinden biri.
Küresel ekonomik durgunluk, Avrupa’da ekonomik toparlanma sürecindeki yavaşlama, Rusya’daki ekonomik kriz ve önemli bir ihracat kapısı olan komşu ülkelerdeki sıkıntılı sürece ve Türkiye’de genel olarak ihracat rakamlarındaki düşüşe rağmen, Doğu ve Güneydoğu bölgesinin ekonomisinde bir süredir görülen hareketliliğin ihracat rakamlarına da yansıdığını gösteriyordu.
İhracat artıyordu
TÜİK verilerine göre, bölge illerinin ihracatı 2012’de 9 milyar dolar seviyelerindeyken 2013 yılı itibarıyla yüzde 17 artışla 10.4 milyar dolara yükselmişti. Örneğin, bölgede sadece hazır giyim ve tekstil sektöründe 6. bölge teşviklerinin de etkisiyle ihracat yüzde 40 düzeyinde artış kaydedilmişti. Dahası, 2012 yılına kadar hiç ihracat yapamayan Tunceli bile 2014 itibarıyla 328 bin dolarlık ihracat rakamına ulaşmıştı.
Diğer taraftan, sektörel olarak özellikle hazır giyim ve tekstil yatırımlarının öne çıktığı Mardin’de işsizlik rakamlarının yüzde 20’nin üzerinde seyretmeye devam ettiği görülüyor. Aynı şekilde, konfeksiyon ihracatında bölge lideri konumunda olan Şanlıurfa’daki işsizlik oranı da son dönemde Türkiye ortalamasının önemli ölçüde üzerinde.
Potansiyel tehdit
Ekonomik, sosyal ve siyasal göstergeleri bir arada değerlendirdiğinizde, geçtiğimiz dönemle karşılaştırıldığında ortaya çıkan olumsuz tablonun sadece söz konusu bölge için değil, tüm ülkenin potansiyeli için ciddi bri tehdit yarattığı açık. Herşeyden önce, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin genç nüfus potansiyeline rağmen, işgücü piyasası bağlamında karşı karşıya olduğu sorun alanlarını doğru tanımlamak gerekiyor. Bu açıdan, sözü edilen bölgenin daha çok tarım ve hayvancılık sektörlerinin yön verdiği ekonomik yapı nedeniyle ücretsiz aile işçisi sayısının çok olması, eğitim düzeylerinin göreli olarak düşük olması nedeniyle nitelikli işgücü açığı, kayıt dışı istihdamın yaygın olması ve yüksek işsizlik oranları gibi yapısal problemleri mevcut. Ancak ne yazık ki, bugün yaşanan durum itibarıyla bölgeden gelen şehit haberleri ve bozulan toplumsal barış nedeniyle bırakın çözüm üretmeyi, işgücü piyasası problemlerine odaklanmak bile oldukça zor!
Milliyet Gazetesi – 13.09.2015