Çalışma hayatında istikrar gerekli
Seçim sonrası özellikle ekonomi çevrelerinde istikrarın devam edecek olması dolayısıyla bir rahatlama oldu. Seçim öncesi vaatlerin yoğunlaştığı çalışma hayatı ve sosyal güvenlik sistemi açısından da istikrar gerekiyor. İşçi- işveren – devlet üçgeninde çözüm bekleyen noktaların üzerinde çalışılması şart.
Asgari ücret meselesi
Asgari ücretin Ocak 2016’dan itibaren 1300 TL olması yönündeki seçim vaadinin yerine getirilebilmesi için Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ndan bu yönde karar çıkması gerekiyor. Dolayısıyla, komisyondaki işveren temsilcilerinin de ikna edilmesi önemli. Diğer yandan, tehlike sınıfına dayalı olarak asgari ücretin farklılaştırılması çerçevesinde işverenlerin faaliyetlerinin sınıflandırılması ve farklı konularla ilgili görüşlerinin alınması süreçleri çok kritik.
Asgari ücretin ilgilendirdiği pek çok kesim var. Bunlardan en önemlisi işverenler. Üretim maliyetleri artacağından işverenler endişeli. Diğer yandan, pek çok prim teşvikinin genişletilmesi yönünde adım atıldı. Bu kapsamda, işverenlerin endişelerinin de karşılanması gerekiyor. Bunun yolu diyalog ve karşılıklı güvenden geçiyor.
Tecrübe çok önemli
Çalışma hayatının kritik konularının çözümünde güven çok önemli bir unsur. Geçtiğimiz dönemde kıdem tazminatı fonu gibi çok hassas bir konuda uzun bir süredir toplanamayan Çalışma Meclisi’ni toplamayı başaran ve bütün tarafların konu ile ilgili görüşlerini dinledikten sonra adım atılmasını öngören Faruk Çelik’in tutumu çok kritikti. Çelik yaklaşımının sürdürülmesi gerekiyor. Aksi taktirde, sosyal taraflarının yeniden cepheleşmesi söz konusu olabilir. Çalışma hayatındaki herhangi bir aksaklık veya diyalogsuzluk seçim vaatlerinin yerine getirilememesi sonucunu da doğurabilir. Kadınlara yönelik esnek çalışma modelleri, söz konusu konulardan bir tanesi. Sosyal güvenlik destek primine ilişkin olarak da ciddi çalışmalara ihtiyaç var.
Esnek çalışma…
Türkiye işgücü piyasasının en büyük problemlerinden birisi olan kadınların işgücüne katılım oranlarının düşüklüğü konusunda esnek çalışma modellerinin hayata geçirilmesi planlanıyor. Bu konu, Ak Parti’nin seçim beyannamesinde kendisine yer buldu. Ancak geçtiğimiz dönemde farklı bakanlıkların bu konudaki çalışmaları sonucu planlanan düzenlemeler işverenlerin sert tepkisi ile karşılaşmıştı. Düzenlemeler hayata geçerse kadınların işgücüne katılmasının artmayacağı hatta kadın istihdamının azalacağı yönünde değerlendirmeler olmuştu. İşveren kesimi açık açık bu yöndeki tutumunu ifade etmişti. Kritik noktalarda, tecrübeli ve çalışma hayatının dinamiklerine hakim bir ekibin çalışmalarda bulunması gerekiyor. Aksi taktirde, sorunların çözülmesi bir kenara yeni sorun alanları ile karşı karşıya kalınabilir.
Sosyal güvenlik
Seçim vaatleri arasında hem emeklilere yönelik maaş zamları, hem de SGDP’nin kaldırılması yer alınca, akıllara sosyal güvenlik sisteminin dengesi nasıl sürdürüleceği yönünde sorular geldi. Sosyal güvenlik destek priminin kaldırılması ciddi bir maliyet oluşturmuyor. Ancak emeklilere zam gibi konular hassas. Dolayısıyla, çalışma hayatının bürokratlarının da bu gibi hassas noktalarda iyi planlamalar yapması ve buna göre yeni düzenlemelere imza atılması gerekiyor.
GSS vaatleri
Seçim vaatleri içerisinde kendisine yer bulan genel sağlık sigortası da önemli konulardan. Özellikle gençlerin işsizlik süresi uzadıkça prim borçlarının artması söz konusu. Bu konuda, 2 yıllık bir geçiş sürecinin hayata geçirilmesi bekleniyor. Gelir testi noktasında hane halkı geliri yerine kişinin kendi gelirinin dikkate alınması da hayata geçirilebilir. Atılacak her adım toplum sağlığını da yakından ilgilendiriyor. Dolayısıyla, genel sağlık sigortasında vatandaşın hastanekapısından dönmesini engelleyici düzenlemenin süresi dolmadan kalıcı çözümler için adım atılması sağlanmalı.
İstikrar beklentisi
Seçim sonrası ekonomi çevreleri, istikrarın devamını olumlu karşıladı. Çalışma hayatında da istikrarın korunması için bakanlık ve bürokratlar seviyesinde istikrar gerekiyor. Sosyal taraflarla diyalog mekanizmalarını etkin kullanmış Faruk Çelik’in görevine devam etmesi çok önemli. Bürokratlar açısından istikrar sağlanırsa kalıcı çözümler için gerekli kadronun kurulması da sağlanmış ve sosyal tarafların da bu konudaki katılımlarının önü kapatılmamış olacaktır.
Milliyet Gazetesi – 08.11.2015