15 Temmuz destanı
Milli tarihimizin destanlaşan kahramanlarını okudukça göğsümüzün kabarır. Tarihi kahramanlarla ve kahramanlıklarla dolu bir ecdadın torunlarıyız. Yakın tarihimize baktığımızda başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, Sütçü İmam, Şahin Bey, Erzurumlu Kara Fatma, Yörük Ali, Mehmet Çavuş, Seyit Onbaşı, Nezahat Onbaşı, Şerife Bacı, Halime Çavuş, Gördesli Makbule ve daha nicelerinin onurlu hatırası yaşatılmaktadır.
Tarihte 16 Türk devletinin istisnasız hepsinde kahramanlıkları destanlaşan askerler, savaşçılar, kadınlar, çocuklar olduğunu görülür.
İşte bu kahramanlıkların en sonuncusunu aziz milletimiz 15 Temmuz gecesi gösterdi.
Tankları elleriyle durduran, tankların altına yatan, kurşunlara bayraklarıyla koşan, vatan mevzubahis olduğunda şehadete yürüyen yaşlısı, genci, kadını, erkeği ve gençleri ile 15 Temmuz gecesi bir destan yazıldı.
Her bir 15 Temmuz şehidi ve gazisi bizler için değerlidir, hç birisini bir diğerinden ayırmak doğru olmaz. Ama öyle birkaç şehidimiz var ki, her aklıma geldiğinde ağlatıyor, duygulandırıyor beni.
Boğaziçi Köprüsü’nde zırh delici mermilerle hedef gözeterek darbeci hainlerin kurşunlarıyla şehit düşen Erol Olçok ve Abdullah Tayyip Olçok’un resimlerini her gördüğümde gözlerim yaşarıyor, duygulanıyorum. İnsan nasıl duygulanmaz.
15 Temmuz FETÖ’cü darbe girişiminde iki oğlu ve damadını Külliye önünde şehit veren Muzaffer Gülşen’in sözleri her okuduğumda yüreğimi yakıyor.
15 Temmuz hain darbe ve işgal girişiminin çocuk kahramanlarının da her birinin hikayesini okuduğumda gözlerim dolar. Henüz hayatlarının baharında şehit olan Engin Tilbaç, Özgür Mustafa Karasakal, Uhud Kadir Işık Halil İbrahim Yıldırım, Mahir Ayabak, Mutlu Can Kılıç ve Rüstem Resul Perçin’in ayrı hikayeleri ve kahramanlıkları gelecek nesillere aktarılmalı, anıları yaşatılmalı.
Yine, kimi yavrusuna doyamamış, kimi zorluklarla hayata tutunmuş kadın kahramanlarını da unutmak ne mümkün. Kimi şehir, kimi gazi olan Demet Sezen, Kübra Aydoğan, Zeynep Sağır, Cennet Yiğit, Selda Güngör, Türkan Türkmen Tekin, Şerife Boz, Safiye Bayat, 75 yaşındaki Fikriye Temel ve diğer kadın kahramanları da unutmayacağız.
15 Temmuz şehitlerinin yakınları ile gazilere Devletimiz de sahip çıkmıştır. 15 Temmuz gerçekleştirilen hain darbe ve işgal girişimine canlarını hiçe sayarak karşı koyan sivil şehitlerin yakınlarına ve bu uğurda malul kalanlara yaralananlara tazminat ödemesi yapılmıştır.
667 sayılı kararname ile 15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ/PDY terör örgütü tarafından ve bu eylemin devamı niteliğindeki malul olan vatandaşlarımıza 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu çerçevesinde vazife malullük aylığı bağlanması hükme bağlanmıştır.
Nakdi Tazminat, Ek Tazminat, Bakım Ücreti, Sağlık yardımı, Eğitim ve öğretim yardımı, İstihdam hakkı, Faizsiz konut kredisi, Ücretsiz seyahat hakkı, Elektrik ve Su İndirimi imkanları sağlanmıştır.
Devletimizin ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın şehit yakınları ile gazilere sahip çıkması bu açıdan çok anlamlı ve önemlidir.
Zaman zaman benim de köşemde ele aldığım, diğer bir çok köşe yazısında da dile getirildiği üzere askeriyede bir çok kritere bağlanarak yüzde yüz doğru sonuçlarla uygulanan ve kripto FETÖ’cülerin tespitinde kullanılan FETÖMETRE sivil bürokrasi için de uygulanmadığı sürece bu ülkede FETÖ bitmez, bitirilemez.
Ülkemiz üzerine karabasan gibi çöken 15 Temmuz işgal ve darbe girişiminde, demokrasiye sahip çıkarak, devletinin yanında üniformalı teröristlere karşı dimdik duran ve gazi ya da şehit olan yurttaşlarımızı bir kez daha minnet ve rahmetle anıyorum.
www.resulkurt.com – 17.07.2019