Emekli aylıkları niye farklı farklı?
Emekli olmayı hayal edenlerin, emeklilik tarihi yaklaşanların en çok merak ettikleri ne kadar emekli aylığı alacakları… Emekli aylığının çalışılan süreye bağlı olarak yüksek hesap edileceğini düşünenler, emekli olduklarında ellerine geçen paranın azlığı karşısında şaşırmakta. Bu nedenle çok sayıda yeni emekli “şu kadar yıl çalıştım, arkadaşım yıl olarak benden daha az çalıştı, neden benden daha fazla emekli aylığı alıyor” diye sormakta, endişelenmektedir.
Emeklilerin şaşırmalarına, ellerine geçen paranın düşüklüğü karşısında üzülmelerine sebep olan, emekli aylığının hesap edilme formülüdür. Bu formüle göre, genel olarak emekli aylığının seviyesini belirleyen çalışılan süreden çok, çalışan adına SGK’ya yani sigortaya bildirilen rakamın seviyesidir. Bir başkasına göre çok daha uzun yıllar çalışıp emekliliği hak etmiş olabilirsiniz, ne var ki o kişinin ücreti sizden yüksekse ve size göre yüksek olan bu ücretten SGK’ya bildirilmişse, emekli aylığı da size göre daha yüksek olacaktır. Yani emekli aylığını belirleyen temel gösterge çalışırken elde edilen kazancın miktarıdır.
Henüz çalışma yaşamındayken “düşükten de olsa sigortam yatsın farketmez” diyenlerin gelecekte düşük emekli aylığı aldıklarında şaşırmamaları gerekir. Bu nedenle gerçek ücretiniz neyse o seviyeden işverenin sizi sigortaya bildirmesinin önemi çok büyüktür. Çalışanların bu nedenle sigortaya kaç liradan bildirildiklerini kontrol etmeleri en doğrusu olacaktır.
Nasıl hesaplanır?
Şimdi gelelim emekli aylığının nasıl hesap edildiğine, emekliliğini hak etmiş SSK’lı (4/a) çalışana bağlanacak aylığın seviyesini genel olarak 2 unsur belirler:
Bu unsurlardan ilki, emekli olunan tarihe göre güncellenmiş olan ortalama aylık ücrettir. Güncellenmeyle kastedilen enflasyon ve ekonominin büyüme rakamlarının başlangıcından itibaren her yılın kazanç rakamlarına uyarlanmasıdır.
Emekli aylığı hesabında kullanılan ikinci unsur “aylık bağlama oranı”dır. Bu oran da yıllar ve dönemler itibariyle farklılık göstermiştir. İçinde bulunulan çalışma dönemine göre aylık bağlama oranı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Emekli Aylığı = “Sigortalının Ortalama Aylık Kazancı X Aylık Bağlama Oranı” formülüyle ortaya çıkmaktadır.
İşte bu formülde önemli olan çalışırken elde ettiğiniz kazancın yüksek olması ve dönemler itibariyle aylık bağlama oranının seviyesidir. Diğer yandan prim ödeme gün sayısı da bu formülasyonda önem kazanmakta, yasaya göre fazladan ödenen her 360 günlük prim aylık bağlama oranını 2 puan artırmaktadır.
Seçim yaklaşırken…
Emekli aylığı hesabında; 1 Ocak 2000 öncesi çalışmalar için ayrı, 1 Ocak 2000 – 1 Ekim 2008 arası ayrı ve 1 Ekim 2008 sonrası için ayrı olmak üzere üç farklı hesaplama dönemi ve yöntemi bulunmaktadır. Üç ayrı dönem için üç ayrı hesaplamayla bulunan o kısmi aylıklar birleştirilince, kişinin bugün emekli olması durumunda eline geçecek aylık miktarı da bulunmuş oluyor.
Bu hesap sistemindeki karmaşa nedeniyle emekli olacak kişinin eline kağıt kalem alarak alacağı emekli aylığını hesap etmesi çok zor. Her dönem geçtikçe aylığı belirleyen oranlar giderek düşüyor. İçinde bulunduğumuz dönemde, yani emekli aylığı hesabındaki üçüncü dönemde aylık bağlama oranının düşmüş olması emekli aylıklarını olumsuz etkiliyor.
Seçim yaklaşıyor, partilerin seçim beyannamelerinde bu konuyu muhakkak işlemeleri kendi yararlarına olur. Aylık bağlama oranının en azından eski seviyelerine çekilmesi emekli aylıklarının azalması sorununu ortadan kaldırır. Dünyanın hiç bir ülkesinde görülmeyen çalıştıkça azalan emekli aylığı sorunu da çözülmüş olur.
Milliyet Gazetesi – 27.09.2015