Anonim Şirketlerde Sermaye Kaybı ve Borca Batıklık

[responsivevoice_button voice="Turkish Male" buttontext="Makaleyi Sesli Dinle"]

Yazar: Özdem SATICI TOPRAK*

Yaklaşım / Mayıs 2022 / Sayı: 353

 

I- GİRİŞ

Anonim şirketler, sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan, bir veya daha fazla gerçek yahut tüzel kişi tarafından kurulabilen şirketlerdir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre, esas sermaye sistemini benimseyen anonim şirketler 50.000 TL, kayıtlı sermaye sistemini kullanan anonim şirketler ise 100.000 TL asgari sermaye ile faaliyet gösterebilir. Şirket kuruluş için gerekli asgari sermayenin üzerinde bir sermaye tutarı ile kurulabileceği gibi kuruluştan sonra da sermaye artırımına gidebilir. Ancak bazı hallerde şirketin sermaye tutarında ciddi kayıplar da yaşanabilir. Bu gibi hallerde sermaye azaltmak bir seçenek olabileceği gibi eksilen sermayenin yerine konulması da söz konusu olabilir. Bununla birlikte şirket borca batık halde ise şirketin iflası da gündeme gelebilir.

II- SERMAYE KAVRAMI

A- SERMAYE KAVRAMI VE ANONİM ŞİRKETLERDE SERMAYE

Ekonomik bir terim olarak sermaye, bir ticaret işinin kurulması, yürütülmesi için gereken anapara ve paraya çevrilebilir malların tamamı, anamal, başmal, kapital, metayı ifade etmektedir(1). Anonim şirketlerde tamamı esas sözleşmede taahhüt edilmiş bulunan sermayeyi ifade eden esas sermaye Elli Bin Türk Lirasından ve sermayenin artırılmasında yönetim kuruluna tanınmış yetki tavanını gösteren kayıtlı sermaye sistemini kabul etmiş bulunan halka açık olmayan anonim şirketlerde başlangıç sermayesi Yüz Bin Türk Lirasından aşağı olamaz (TTK Md. 332/1).

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun sermaye kaybı ve borca batık olma halini düzenleyen hükümlerinde kastedilen çıkarılmış sermaye ise, çıkarılmış payların tümünün itibarî değerlerinin toplamını temsil eder (TTK Md. 332/2).

B- DÜZENLEMENİN AMACI

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda sermayeyi koruyucu muhtelif düzenlemelere yer verilmiştir. Bunlardan biri de sermayenin ciddi kayba uğraması halinde alınması gereken tedbirleri içeren 376. maddedeki düzenlemedir. Madde gerekçesinde hükmün, pay sahiplerinin, alacaklıların, sermaye piyasası aktörlerinin yatırımlarını ve genel ekonomik menfaatleri korumayı amaçladığı ifade edilmiştir(1).

Başka bir anlatımla, anonim şirkette sermaye kaybı ve borca batıklık halinde alınacak tedbirleri düzenleyen hükümlerin esas amacı, sermaye şirketlerinde alacaklıların temel güvencesini oluşturan şirket sermayesinin tam olarak teşekkülüne ve korunmasına yönelik, söz konusu tedbirleri boşa çıkarmamaktır(2).

III- SERMAYENİN KAYBI HALLERİ  

A- SERMAYENİN YARISININ/ÜÇTE İKİSİNİN ZARAR NEDENİYLE KARŞILIKSIZ KALMASI

Sermayenin yarısının zarar nedeniyle karşılıksız kalması 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen sermaye kaybı hallerinden ilkidir. Buna göre, şirketin son yıllık bilançosundan, sermaye ile kanuni yedek akçeler toplamının yarısının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı anlaşılırsa, yönetim kurulu, genel kurulu hemen toplantıya çağırmak ve bu genel kurula uygun gördüğü iyileştirici önlemleri sunmakla yükümlüdür (TTK Md. 376/1). Bu önlemler, sermaye artırımı, bazı üretim birimlerinin veya bölümlerin kapatılması ya da küçültülmesi, iştiraklerin satışı, pazarlama sisteminin değiştirilmesi vs. olabileceği gibi riskin erken teşhisi komitesince de zaten daha önceki tarihlerde önerilmiş bulunabilir. Hükmün uygulanabilmesi için, kanunî yedek akçeler dışındaki açık yedek akçelerle de zararın kapanmamış olması ve arta kalan zararın sermaye ile kanunî yedek akçeler toplamının ya…

Görüntülenme Sayısı